Hayatın baskısı hafifleyecekti göğsümde, Aç olanla aç,ölenle birlikte ölseydim; Gecenin gözlerimdeki siyahı azalacaktı Kendi ülkemde bir yabancı olmasaydım Ben kendimden çok uzaklarda Hatta gözyaşlarımdan bile uzakta yaşarken, Uzaktaki bir sürgün aç insanlar için ne yapabilir ki? Heyhat!şairin yas tutması dövünmesi, Ne fayda sağlar ki!... Ben ülkemin toprağında bir buğday başağı olsaydım, Ölümün elini, tanelerimle bir çocuğun ruhundan uzaklaştırırdım, Ülkemin bahçesinde olgun bir meyve olsaydım, Aç bir kadının çiğnediği yiyeceklere tat katardım, Yurdumun güzel göğünde bir kuş olsaydım, Bir adamın bedeni üzerindeki mezar gölgesini silerdim... Heyhat!....ne tarlalarda bir buğday başağı, Ne de bahçelerde dolgun bir meyve, Dili bağlanmış,elleri zincire vurulmuş, Gözleri yaşlarla dolmuş, Ortasında zamanın alevlenmiş bir Ben!... yıl:20.12.1999 saat:21.15-21.45 Elazığ-Merkez EROL KEKEÇ
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ACIMASIZ GÜNLER!... şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ACIMASIZ GÜNLER!... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.