örtebilir misin denizi,oysa ben ellerimle kaparım gemiyle insanla, ey kent! senin yalnız gölgen var eskiyip eskiyip yıkılan gölgen insan taşımaz içermez gülün sabaha açışını ve ben kaçarım ellerimle ulaştığım gökyüzüne,onun yüzünde yıldız var
karanlığına girerim ey kent! senin sesin kuru gürültü bir zambak hazırlarım orda beyaz sözlerden yağmurlar hazırlarım avuçlarımdan,güldüren türkü çağırırım,bülbülün gagasında öksürtür duman bırakmaz sigarasını elinden,sesi bıcaktan daha düzken
bir bir örtebilir misin insanların yüzünü ? yüzde yay gerilir gerilir de fırlar ok,yolda tartaklananlar,öğrenciler filmin bir sahnesinde değil, her karede ,yaşamda öl mek çadırları kurulan kent,sen kendini göremezsin daha görsen kapardın yüzünü,böyle karanlığı nasıl yaşanmamış say/
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Ey Kent şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Ey Kent şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Bir kaç sene önce bir gazetede şöyle bir fotoğraf vardı: Vatandaşın biri denizde boğulmuş. Cesedini karaya çıkarmış ve üzerini gazete ile örtmüşler. İnsanlar da hemen o cesedin önünde denize giriyorlar.
Sanırım kabahat sadece ve sadece bir kaç binadan ibaret olan kentte değil. O kentleri dolduran yığınlarda ki biz onlara hiç hak etmedikleri halde insan diyoruz.
örtebilir misin denizi,oysa ben ellerimle kaparım gemiyle insanla, ey kent! senin yalnız gölgen var eskiyip eskiyip yıkılan gölgen insan taşımaz içermez gülün sabaha açışını ve ben kaçarım ellerimle ulaştığım gökyüzüne,onun yüzünde yıldız var
karanlığına girerim ey kent! senin sesin kuru gürültü bir zambak hazırlarım orda beyaz sözlerden yağmurlar hazırlarım avuçlarımdan,güldüren türkü çağırırım,bülbülün gagasında öksürtür duman bırakmaz sigarasını elinden,sesi bıcaktan daha düzken
bir bir örtebilir misin insanların yüzünü ? yüzde yay gerilir gerilir de fırlar ok,yolda tartaklananlar,öğrenciler filmin bir sahnesinde değil, her karede ,yaşamda öl mek çadırları kurulan kent,sen kendini göremezsin daha görsen kapardın yüzünü,böyle karanlığı nasıl yaşanmamış say/
ayardın kent,duysaydın insan gibi ılıklığını
________Kaleminiz daim olsun kutluyorum yüreğinizi gzüeldi anlamlıydı saygılarımı bıraktım...
filmin bir sahnesinde değil, her karede ,yaşamda öl mek çadırları kurulan kent,sen kendini göremezsin daha görsen kapardın yüzünü,böyle karanlığı nasıl yaşanmamış say/
....aslin da gørüyorlar, da gørmemeklikten geliniyor ne hikmetse biz bu filmleri seksenlerde gørmüstük.. sorsak alacagimiz cevap..ortalik süt liman...(bence degil) karanliklar dan kurtulmak dileklerimle..carpiciydi siirin canim kutlarim kalemini sevgilerimle...
tamam kabul ediyorum da, bu kadar mi yani...bir kac sene ønce duymustum tv,,de Türkiye eyaletlere bölünecekmis..bu konu da søyleyecek søz bulamiyorum, mecazen ok denilse de bence tehlikeli TBMM, NIN DURUMU BELLI TAHSIL SEVIYELERI ILKOKUL OLAN MILLETVEKILLERI VAR...HAKLI OLAN DURUMA BAS KALDIRISLAR HER NE KADAR TAHSILLE ALAKALI DEGIL DENSE DE, BENCE OLMALI...OKUMAK KISININ KENDISINI GELISTIRMESI BASKA...MILLETIN VEKILI OLUP MECLISTE AHKAM KESMEK, OLAYLARA TOZ DUMAN KATIP ORTALIGI VELVELEYE VERMEK VE PARALARI CUKKA ETMEK BASKA ..ALLAH SONUMUZU HAYR EYLEYE CANIM..
Sevgili gülsen izimkilerin yaptıkları sadece göstermelik.insanlarımıza üzülüyorum.Şimdi bir proğram izliyorum televizyonda. Artık satılacak verile cek bir şeyimiz kalmadı askerlerizi satacaklar diyorlar.Utanç verici.Bu kadar güçsüz olamayız..İnşaallah halkını düşünen bir hükümet olur da bu karam- sar tablolardan kurtuluruz. iyi akşamlar canım, sevgiler..
bence de bitmez konu derin ama koyun sürüsü de degil bu millet...3 kurusluk kømüre fakir halki, bel baglatanlar utansin... okumali okutmali, her zaman da derim ben bunu..bunu ebeveynler degil devlet üstlenmeli neyse simdi cenem düser yine Allah yardimcimiz olsun, cahillikten korusun, danimarka kücük bir devlet ama aydin..10, sinifa kadar devlet okutur,,,universiteyi bitirene kadarda øgrenci harcirafi øder...anla gerisini artik...bizdekiler de bir baska alem, cocuk okumak ister ya ailede yoktur, okumak istemez aile zorlar vs vs...ahhh canim ahhh
Kentten çok içinde yaşananlar tabii anlatmak istediklerim.Görülmeye görülüyor da insanımızın ve ülkemizin çıkarları için çalışılmıyor.Türkiye Amerikan emperyalizmi tarafından kullanılıyor,bu en büyük karanlık değil mi Ve susturuluyoruz,başta basın olmak üzere..Neyse konu bitmez canım.
Güzel yorumuna çok teşekkür ediyorum,selâm ve sevgilerimle..
bir bir örtebilir misin insanların yüzünü ? yüzde yay gerilir gerilir de fırlar ok,yolda tartaklananlar,öğrenciler filmin bir sahnesinde değil, her karede ,yaşamda öl mek çadırları kurulan kent,sen kendini göremezsin daha görsen kapardın yüzünü,böyle karanlığı nasıl yaşanmamış say/
Örnek bir şiir kutluyorum yüreğiniz var olsun selamlar...................
Aslında şiirin pek vurgulu olduğu söylenemzdi ve neden vurgusuz bir şiir yazdığını merak ediyordum okurken... Ve anladım, saklamışsın vurguyu dizelerin en bitimine... "ayardın kent,duysaydın insan gibi ılıklığını "
Ne haklı bir şiir dedim sonra içimden... Hadi tak gülen maskeni... Ben öyle yapacağım...
Dediğin gibi vurgunun sonda olması da haklıdır.Her şirde vurgu olması da şart olmayabilir.Ben vurgusuz yazamıyorum. Çok olmasından az olması okuyanı daha çok bir noktaya yönlendirir gibi geliyor.Eleştirine sevindim. kötülesen de ağlamazdım. :))) gülmeyi seviyorum..