Uykuya Gazel
uykum var vildan
pandomim yaparak yoruluyoruz yollarda prozac kokuyor yurdum yastıklarımızda gündüzlerden bıkmış nefesler düşlerin bile suyu çekilmiş çölmüş dibi buseler çırpınır durur geceler de masum değil vildan zincirlenmiş kentlerin marazlı sokaklarında çoktan teslim olmuş ayaklarımız sevgiyi anlatayım diyorum vildan ay ışığı bile kırmızı alarmda papatyalar hep beyaz kalmalıydı oysa bilincim açık kalbim huzursuz soluğumda tanrı beraber bekliyoruz katliam asrının geçmesini rüzgar uzaklara taşımış çocukların kahkahasını ajans saatlerinde evlerde sessizlik rakı diplerinde kargaşa haykırması yasaklanmış gırtlağım seraplarda bileğimde ölüm sus bağırma makyajımı silmeden uyumalıyım vildan ruhum renksizliğe devriliyor yıldızlar bilir mi karanlığın sebebini vildan hangi renkle sevişilir neye benziyordu kağıdın duygusuna aktardığımız aşk uykum var vildan acı(n)ma vaktidindeyim üşüyorum adaletin uğramadığı bu düzen(sizlik) sersemletmiş beni uzak kırların yeşilinden sür yüzüme madem kimse sevgiyi dinlemiyor defterimin kenarını süsleyeyim hüznü anlatmaya gerek yok zaten gökyüzü hatırlatıyor mavinin solmuş özetini dağların doruğundan yeni türküler getir ellerime öfkeli kaldırımlara dökeyim öğrendiğim bir iki küfürü kimse unutturamaz vildan yoksa susmam uykum var... |
yeniden...