Mumyalanmış UmutlarAdımlarını erdemin mumyalanmış namlusu yaktıkça Dile walat dile Allah’a emanet soluğunla Munzur’a açılsın gözlerinin gümüş kapısı bir umut Vuslata sözlü lanetli bedeninden Bir türkü söyle uçurumlar dibinde Öç alsın yeniden hayat İntihar eşiğinde… Yastığa vicdan koymak kaç karış toprak eder ? Bir şarkı söyle gamzede sözcüklerle Umut daha yakın Umut daha uzak Bak bir halka gülümsüyor bulutlar küm küme Çadırlar açık y/ara Tende soğuğun kızıl kırbacı Tebessümünden öç alıyor hayat ustaca Uyuma walat ölüm değecek birazdan kar salkımı topuklarına Çok yenildin bu dar yollarda… Anlat walat üşüyen avuçlarındaki duaların rengini Uçurtmaların walat Gökyüzü eskisi Kanatsız Kuyruksuz özlemlerin… Şivan ezgileri terli bir serçe gibi ağzının yuvasında Nasıl da ağır ağır çekiyor zılgıtını Konuştukça yenildiğin kaldırımlarda Sustukça tekmeledi hıçkırığın gün boyu boğazını Gömülsene annenin göğsünün kuyusuna Gömülsene walat pusatsız bir çığlıkla… Sıska bir ünlemdir artık ağıdın Çisil çisil karlar soluğunu yağmaladıkça Sermaye ettiğin kara düşlerin atıl anlasana Vuslata bir boyun yokluk ülkenin azığıyla Ağlasana walat Ağlasana … Umutlar ör yine de İnce ipiyle ezilmiş yüreğinin Ezik heveslerin ıskaladıkça gülüşlerini Tükenen erzakının kırıntılarında serçelere merhem ol Bak walat ! Rüzgâr intiharlar saçaklıyor kirpiklerine Kırağı dolacak gamzelerine Pervasız localardan gurbetini arayacak gözlerin Ömrünün uzun sürgünlerinde yastık hüzünlerle Küflü kıblelerde duaya kalkarken ellerin Cepkeni şişirilmiş yufka dudaklı haramilere Yenileceksin Anla Walat… |
selam ve saygıyla.