bu şehrin h/iç sesleriŞiirin hikayesini görmek için tıklayın bu şehirle kavga(m) hiç bitmez
sevda(m)da Istanbul ki; içimin şehri kimin şehri paylaşılmazki... Gel(me)sen de olur(du) Yüzünü yüzüme döndüğünden beri Gözlerimi içiyor her rüzgar Üşüyen buseler Gibi dudak kıvrımlarımda üşür sözler Bir kasım ayazı ki bu şehir Gibi düşlerim yanar Küskünüm sana Dönme geri Ki Üzgünüm Değil Ki Ellerim kırık bir oyuncak rengi Sevmiyorum artık parmaklarımı Sev(m)iyorum ki Seni Adım başı hep oyun sesi Üstüme yansıyan gölgen Tam cinnet rengi İzlerini taşıyan her mavi Sana y/iten yollar hep sen di Gibi bıktım ki Tersinden uyanmış gözler Gibi ateş kirpikler Kırık dökük günler Yönsüz bu h/iç yollar Aklı bozuk şerler Hep sana koşmaktalar Silmeli diyorum Gibi sökmeli Yüzünü göklerden bu mavi dili sen kokan her şiir Terk etmeli bu şehri Susmalı şimdi sesin Yüzü yırtıldı bu şehrin Güvercinler ağlarken yuvasında t/aşkın İçimin ürkekliğine gö(mü)lmelisin Gibi Üşüdüm değil Ki geri ver ellerimi Öldür bu şehri Oyun bitti Sen hep gibi Ben h/içti Sev(me)dim Gibi Say ki... ikibinombirlikasımeskilerdenbirzaman. |
ezgiyle birlikte bütünleşmiş de
Barış Mançonun bir eseri varya ''gibi gibi'' daha güzel olurdu :)