kime ne kimin evinden dekorundan arabasından,onun saçı şunun küpesi minisinden,kime ne kimin başörtüsü namazı yaşam tarzından,kime ne onun imlası bunun şiiri başkasın kitabıından. kime nee...herkes önce kendi kitabını okuyup kendi imlasıyla ilgilenip kin dolu ruhlarından arındırsın kendini...
yahu giden kim dönmüş ki o toprağın altından siz biz dönelim.bu ne aptal bir özgüven hastalığıdır almış başın gidiyor. mantık arıyorum ama bulamıyorum yani neden ömrünüzde yüzünü asla göremeyeceğiniz insanların kalbini ruhunu umudunu yaralıyorsunuz,hemde bir hiç yere.tanımadığınız insanın ruh halini nasıl bilebilirsiniz hakkaten pes. o kıyamet bir gün mutlaka kopacak.ister inanın ister inanmayın; ama o bir gün muhakkak gelecek.ister insan,ister hayvan,ister doğa,ister taş vs her neye haksız yere dokunup kırıp acıttıysanız onu,bunun hesabını mutlaka o gün vereceksiniz.bütün suçlarınızla gelin ama kul hakkı ile asla gelmeyin...
insanlığımızı yekten kaybettik(o kendini bilir-bilsin!)
oturduğu yerinde hemde insanlar nasıl korkunç bir canavara dönüştü böyle hayvanlar aleminden utanıyorum artık biraz doğayı seyredip derin derin az bir de Allahımı dinleseniz sizde
kırılan kalpler insana ait değildir bir kalbe dokunuyorsanız eğer Allahın evine varmış oluyorsunuzdur o makama öyle ciddi bir irtifa ile girin ve öyle çıkın o evden
ister torlayıp toplayıp düzenlersiniz orayı ister altını üstüne getirip tarumar edersiniz yeniden takdir insanın kendine aittir.
her iki durumda da gerçek muhatabınız özünde Allahın ta kendisidir
ya o kalbi Allah sevdiyse/seviyorsa birde Allahın hakkını yüklenmeyin sırtınıza sırat köprüsü Allahın kudretini taşıyacak güce sahip değildir
güzel bir gecede yağmur olmak ne büyük nimet hamdolsun bu göğüsleri gürletene bu tuzlu suyu var edip içimize doldurana
yağ yüreğe aziz Mevla sen yağ ki arınsın hasetten bu fani dünya
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Bir gün yaşlı bir münzeviye sorarlar: "Sürekli yalnız olmaktan bıkmıyor musun?" Münzevi cevap verir: "Yapacak çok işim var. İki şahin eğitmem gerekiyor. Ve iki kartal. İki tavşan sakinleştirmek ve yılanı eğitmek. Eşeği motive etmek ve aslanı evcilleştirmek."
"Ama senin etrafında hiç hayvan göremiyoruz!" "Neredeler?"
Münzevi cevap verir: "Onlar içimizde yaşayan hayvanlar."
"İki şahin gördükleri herşeye saldırıyor. İyi-kötü, faydalı-zararlı. Onlara ayırt etmeyi öğretmeliyim. Çünkü onlar benim gözlerim."
"İki kartal dokundukları herşeyi mahvediyor, yaralıyor, parçalıyor. Onlara hizmet etmeyi ve zarar vermeden yardım etmeyi öğretmeliyim. Çünkü onlar benim ellerim."
"Tavşanlar her zaman kaçar, korkar ve saklanır. Onları sakinleştirip, zor durumlarla başa çıkmayı öğretmeliyim, beladan kaçmayı değil.Çünku onlar benim ayaklarım."
"En zor kısmı yılanı izlemek. Sıkı bir kafeste, güvenli bir şekilde kilitli olsa da, her zaman saldırmaya, sokmaya, yakın olan herkesi zehirlemeye hazır. Bu yüzden onu takip edip, disiplinli olmalıyım. Çünkü bu benim dilim."
"Eşek herkesin bildiği gibi çok inatçı, sonsuza kadar yorgun ve işini yapmak istemiyor. Bu yüzden ona şükretmeyi ve akışta olmayı öğretmeliyim. Çünkü bu benim vücudum."
"Ve sonunda kral olmak ve herkese emretmek isteyen bir aslanı evcilleştirmek istiyorum. Gururlu, kibirli ve dünyanın kendi etrafında dönmesini istiyor. O aslanı terbiye etmeliyim. Çünkü bu benim egom." "Gördüğünüz gibi yapacak çok işim var" Her insanın sınandığı "Yusuf" kuyusu vardır. . Sınav, o kuyulardan Yusufça çıkabilmektir. . . ...........................................
Malesef durum bundan ibaret. Kıssada geçen hayvanlara gelince onlar doğasının gereği öyle davranırlar.Burada sadece benzetme yapılmıştır.Zirâ severiz hayvanları ki onlar Allah'ın sessiz kullarıdır.İnsansa doğasının, yaratılış gâyesinin tam tersini yapnakta ise ustadır bazen.Elbette iyi insanları tenzihen.
Sanalda bile birbirine tahammül edemeyen insanlar.Kıranlar, dökenler, çalanlar çırpanlar..Hakaretler dizboyu, havada uçuşan küfürler ..
Yahu nedir alıp veremediğimiz.Neyi paylaşamıyoruz ki.Ölüm denilen bir gercek bir son var.
"Kâinata sığmam da kulumun kalbine sığdım" buyurmuş Yaradan.Biz insanlar ise acz hâlimizle koskoca dünyayaya sığamıyoruz..paylaşamıyoruz. Kalp denilen et parçası Allah'ın evidir.Girerken de çıkarken de dikkat etmek lazım ki hoşnut olsun, razı olsun Yaradan..
Yazılacak çizilecek çok şey var da neyse...
Tebrik ediyorum. Saygı ile.
-
-Ramazan Boran tarafından 1/7/2021 1:43:50 PM zamanında düzenlenmiştir.
Hanımefendi. Çok düşündürdü... Kendime ve insanlığa dua ettirdi: Rabbim bizi haktan ayırmasın... Ölmeden önce ölünüz... Hele de kul hakkı... Çok saygımla.
tam çıkıyordum mr beyefendim,sizi görmek ne güzel,ne iyi sabahın erkeniyle. tamda üzerine gelmeniz bu halın ne hoş bir talih.yıllar var ki ben sizinle her şiir, yorum ve yazı kıyısında bir an dahi olsa bi göz göze geldim burada. ama tek bir kere olsun ya tek bir kere ne bir sivri çıkış yapıp bir kelime dahi olsun birine gönderme yaptınız,ne kimseye bi kabalık edip sataştığınıza asla şahit olmadım.hep efendiliğinizle gürültüsüz gelip,düşüncenizi paylaşıp, aldığınızla gittiniz sessizce,çok şükür diyelim o zaman.belkide üsküdarı çok sevmenizden dolayımıdır sayın Tayanç; hiç bilemedim ama iyi ki sizinle bu fani yolda çarpıştı künyelerimiz bunu diyorum.o baki alemde mutlaka buluşalım inşAllah...sağlık ve esenlikle kıymetli beyefendi...
tam çıkıyordum mr beyefendim,sizi görmek ne güzel,ne iyi sabahın erkeniyle. tamda üzerine gelmeniz bu halın ne hoş bir talih.yıllar var ki ben sizinle her şiir, yorum ve yazı kıyısında bir an dahi olsa bi göz göze geldim burada. ama tek bir kere olsun ya tek bir kere ne bir sivri çıkış yapıp bir kelime dahi olsun birine gönderme yaptınız,ne kimseye bi kabalık edip sataştığınıza asla şahit olmadım.hep efendiliğinizle gürültüsüz gelip,düşüncenizi paylaşıp, aldığınızla gittiniz sessizce,çok şükür diyelim o zaman.belkide üsküdarı çok sevmenizden dolayımıdır sayın Tayanç; hiç bilemedim ama iyi ki sizinle bu fani yolda çarpıştı künyelerimiz bunu diyorum.o baki alemde mutlaka buluşalım inşAllah...sağlık ve esenlikle kıymetli beyefendi...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.