Aynı Yüreklerin Türküsü
farzet ki kurak bir tarlada
siyah duvaklı meleğin ayininden düşen yeni doğmuş çocuk kalbi buldun tütün rengi masalları sonlandırmışken sakalın sordum gözlerime göre gökyüzü var mı? doğum günü kutlamadan öldürseler durmayarak kirpiklerinin ardına kurulmuş dünyanın soluğunda çabucak büyürüm gün görmemiş sabahları bekleyen yıldızlar delirmeden kelimelerin çıkarsa ceketini aşkı kollayan güneşler gibi sarmalasa kabirler içindeki boşluğumu uçurum ucundaymışım gibi içim ürkek gözlerim özlem aşkta yol yordam bilmem ama ufuklara Tanrının yüreğiyle bakarım alnımızdan fışkırmış acılar dilsizdir şiirdir ya da kendini tekrar içimdeki isteklere yolculuk var en aydınlık olanlarına gelir misin benimle yeni masallar takarız şiirlerin saçlarına seviden yükselen ruhlarımızla bakarız kuraklıkta eşinen sürgün bedenlere ben sersem dünyaya dudak büzen mizaç sen kalbimin ortasında büyümüş ağaç kendimizin bile farkında olmadığı nefeslerimizle birbirimize değeriz belki yaşamak hep mi günah, hep mi günah sağımızda solumuzda boğulan ağrılar var farzet ki bir sokak lambasının altında tenimden derman umarmış gibi bekliyorsun beni incitilmiş senfonilerden kaçıp geliyorum kurumuş notalarımı öpüyorsun rüzgârdan dudaklarınla unutuyoruz pişmanlık kokan şarkıları dola kollarını yarından kimsenin ümidi yok Şiirimi yorumları ile şenlendiren yürekleri tek tek selamlıyorum... Seçici kurula saygılarımla Teşekkür ederim |