AKLIMI TAŞLIYORUM
Alinda geceleri aksine saklandığım muamma
Sök al al içimden sana seslendiğim şiirleri dök ulu orta satırlarımı boşluğa kalemin saplanıyor Alinda yüreğimin ortasına kirpiğimin saçaklarına asılıyor hicran ağırlaşıyor senin olmadığın her yerde zaman bir şair sesleniyor satırlarında kar, tipi, boran bir şiir arıyorum Alinda ruhumu saklayacak şaşkınım çaresizim delinim deli anla beni Alinda bileylenmiş kelimeler ortaya dökülmüş dilim Kayıp bir ruh arıyordu bedenim Titretiyor yüreğimi Vişne çürüğü dudaklarına dokunan bir isim Bazen gelip otururdun Alinda satırlarıma sererdin saçlarını kalemimin önüne Yelken açardık senle ruhumu kemiren cihetle Sen Alinda sen Ey geceye güneş, tenimi üşüten kadın gölgemin üstünde taşladığım bitimsiz akıl Bil ki Alinda bil ki her dilde akıyorum sana kayıp zamanları arıyorum ilanlar asıyorum yolunun geçtiği her yana Aklımı arıyorum aklımı Yitip giden aklımı Sen ki Alinda sen Gözlerinde intihar ederdi mevsimler Saçlarında soluklanırdı gece ah dokunma be , Alinda dokunma sana hıçkırığımı gelin ettiğim o gündü Dilime sürdün ya sürgüyü Telini saçlarımdan Beyazı martı kanatlarından sen topal bir martının kanadına yüklenmiş umutlarımdın kurcalanıyor aklım Alinda sakın bana kendini anlatma çözme duvarlara astığım dilsizliğimi Bir depremin fay hattında sarsılıyor şehrim Kızıla bürünüyor her yer kimseye sezdirmeden Alinda bu gece şafağı vurdum gözlerimle aranıyorum her yerde içime döküldü kan revan Kesiyorlar yolları kızılca kıyamet şahlanıyor en harami yanlarım Küfürler savuruyorum kitapsızca Bir yıldız indiriyorum gök yüzünden tüm yıldızlara inat çalıyorum dileklerini Bırakıyorum içine Alinda senden kalan ne varsa Salıyorum tenha kelimeleri biçimsizliğime Aklımı taşlıyorum aklımı Sana takılıp kalan aklımı Şimdi gülüyorum halime Hicret etmiş fikrim parmaklıklarına tutunup sana seslenen divaneyim Alinda Ağır bir yük çiğniyor bedenimi Bir sensizlik çullanıyor kirpiklerime Karanlığın ötesindeki varlığım geceye tırmanıyor ölüm Yokluğunun sahiline vuruyor uçuk dilim Alinda geceleri hasretiyle kavrulduğum şuara Bazen öyle bir yağardın ki üstüme Düşürürdüm yarısı gitmiş aklıma Boşver sen bana aldırma bir düş işte İçimde uyuturdum seni Kımıltısız Eteklerimle Süpürdüm senden artakalan vefasızlıkları Tırnaklarımla kazırdım kırıntılarını Yılların ardından dökülen kızıl kıyamet Kayıp geceler soluklanırken yastığımda Sen sen dökülüyor gözyaşlarım karışıyor ırmaklara soyup alıyorlar bir ağacın gölgesini teninden kırılıyor içimde çiçeğe durmuş filizler kim/sesizliğim aşkı uğruna gönül kapısında yattığım bilemezsin nasıl da kararır sensizlik sebepsizliğe büründü sensiz her yer küflenir gece aşkını dilendiğim dilber bir kez daha düşür adımı yüreğinin dehlizlerine Sayın Üstadım Işık ARSOY Bey’e içimdeki sesime se nefesime nefes olduğu için teşekkürlerimi sunuyorum Bu böceği şiirime ve sayfama göndermeye katkısı olanlara beğenileri için gönülden teşekkür ederim... Beni çok ama çok mutlu ettiniz |