kaldırım taşıydım ayağının altında
“belkıs ile süleyman aşka düştü bir zaman
isteyip bulamadılar bu derde derman zühre yüzün görecek diye unuttu rahman gökteki harut marut aşk için indi yere” -y.emre- kaçır beni şeytan ey eski zaman tellalı asırlardır kaçırdığın gibi balatlı cifitin göğsü nasıl da yaralı hayfa’da şimdi istanbul hatırası safarad şarkısı gibi haliç’in gerdanı yıkıldı evin kırıldı kalbin sabah ezanları okundu martılar bağrıştı çarşının iki yakasında eminönü iskelesinde balıkçı kayığında iki sevgili, ekmek arası balık yemekte kedilerin miskin bakışlarında uykusu olmayan aşüfte şehrin neon aldatmacası akşamında istanbul hatırası haydi gelin harut ile marut falıma bakın babilden kör bir kuyunun dibinden iki sevgili, ekmek arası balık yemekte artık gözlerine mil çekmede imkânsız bütün arzularımın ey dertli kâşif ey sabır timsali şimdi haliç’te haliç’in gerdanı aldat beni gene yarala beni gene kaçır beni şeytan isfahan rüyası umut yolcusu esmer çocuklar taş savaklar asırlardır istanbullu bekâr odaları istanbullu lalelide bir bavul satın aldı yüreğim toparlayıp yine doldurdu hayatımı bekâr odasının rutubetli duvarında birkaç fotoğraflık yer kadar hususiyetimi künyemi ve muskamı ey bavul al ve taşı beni bir kaldırım taşıydım vefa’da yağmur yağdığında şiir okuyan ağır ve sakin, kediler tüner ve geçerdi tüyleri sinerdi ıslak ve salya kaldırım taşıydım ayağının altında şiir dinlerdin beni görmezdin. al ve taşı beni istanbul’dan kedileri unut kaldırım taşlarını unut taş savakları unut yağmur yağsın ve yıkasın istanbul’u unut mustafa alagöz(şehirler çaldı beni) |
ellerinize sağlık gözlem,kelimelerin inci gibi dizilişi ve şiir...bizleri bu şiir lezzetinden esirgemediğiniz için teşekkürler....