AŞK İLE
Soluyor içimin kızılı ah ile de
Soğuyor ateşi yavaş yavaş ... Ey yarama gem İçime dem olanlar Ey rahmetten bi haber olup Üzerime yağanlar Derya da benim Deniz de benim bu cihanda An içre bir an gibiyim sanki Vallahi mekan da benim Zaman da ben bu dünyada Varan kim bilinmez bu meclise Sarık mı sorarsın sen ermişe Taksa da boynuna yüz bin ayna Görünmez olurmuş cemali, kör olana İçtim ben o şarabı gözünden Ayıkmaz başım o günden Yemin vermişim bi kez berzahtan Eğlenmez gönlüm seyran ile Sordum kendimi kırk türlü kapıdan Cem ile salik eyledim zuhurdan Yedi kez yudum elimi de candan Aldım ben cevabım, firkat ile İndim esrarına nur ile Durdum namazına hu ile Şol yanım döndü de yüzüne Vallahi ezel de ben Ebed de benim bu dünyada... Mevla der ki geldi cevlan Yüz sürdüm tahtına hayran Arif olmayana hiç gelir mi irfan Vallahi hülle de benim Hak da benim bu cihanda Girdim dergaha vacip ile Giydim hırkmı hicap ile Dimağımda takva-i lezzet ile Vallahi menzil de benim Durak da ben bu cihanda Vurdum yere nice mihneti Ref ile def ettim her türlü kesreti Azad ettim tenden cennetti/cehennemi Vardım da ben vahdete ezhar ile Gülizar eyledi çehremi hu, aşk ile... |
Bu şiir hece ile yazılmış olsa çok çok daha anlamlı ve güzel olabilirdi, elbette şairin kendi tekniğine saygı duyarak düşüncemi karaladım
Tebrikler