sabretmek geniş adımların iri gözlerine kendinden emin keskin gülüşlerin güneşi yanağımda kavrulan iz çilleri avuçlarda tutulan şehir alır ilk mavisine beni başlarda ağır dualar
küskün pencerelerde unutmuş çocukluğum kendimi yürürken zamanın alnına aylardan ocak siyahını kusmuş aynalara ayazlarda donan hüzünlerin uzağında anıların sesleri kurt uluması beşiğimde sahipsiz dağlar
kaçarım kaçarken kıyılarda dinlenen suyun kavgasına karışır ellerimde koca koca taşlar suyu vururum içinde ölen balıklar güneş bütün rengini toplar tenimden ve gece doğmadan esmerleşir yüzümde yine yeni hayat bulurum yıkıldıkça yankılardan kendime
düşündüm nabzımın kanat çırpınışları zayıfladıkça kapandım bir aşkın sır vaktine kanımında kimseler yoktu kıyamet uzattı başını sessice biri kadın diğeri erkek kendilerinin yerine geceyi vurdular
hançerlenmiş yönümde kuşkulu odalar gidenlerin bekçileriyle donatılmış karanlıkla birlikte yere düşen ıslık sesler boşalıyor güneşten saf duruşlu saatler
rengimi ver bana
yoklama zamanı toprağa devrilen yüreklerdeki kızgınlığı akşam serinliğiyle gelecek sabahlara uyanan yüzümdeki çillerin
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
güneşin iz çilleri şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
güneşin iz çilleri şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
avuçlarımıza sinen güneşin izleri değil miydi,
ve değil midir ki !
bu çiller bir ömrün su izleri..