8
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1437
Okunma
Zaman aman içinde
Zaman zulüm bendinde
Bir dizi umut vardı
Güvercin kafesinde…
Bir bardak suda kopan kıyamete istinaden
Sıralanır naif cümleler utanarak
Sıralanır gözyaşı...
Zamanın en bariz mekânlarında
İç hesaplaşmalar düşmüş yakamıza...
Sağır sultan görmüyor şimdide
Koparılmış bahar dalları
Faili, vefa bekler gönül hercümerç iken...
Ela bakar çizilmiş esaret
Esirgenirken sıla sisleri
Son bulmuyor dinlenmişliği hicran çığlıklarının
Keder oyalanır yazmaların ateş burkanlarında...
Başka bir zehri yudumlarken övgüler
Cinnet anlarıma davet idelerim
Bulutlar ebedi uykuda öfkeliyken doluya tutar yetimliğimi
Yaslamış hüznüme sağ yanını esaret
Sol yanıma kıvılcımlar salar ikrarlı yeminlerle...
Avcı,vakt-i seda zamanı
Saplamış bakışlarıma çaresizliği
Merhamet ötelerde kar uykusundayken
Şakaklarıma kilitli yazgı zemheri akar
Yüzümün nadasa meyilli yarısına...
Öyle ya,
Zühreler sitemli daim
Çöreklenmiş ebedi hüzünler sureti endamlara
Hürriyet acı ezber yalın ayak
Soluksuz sessiz yerde...
"Sen kalem ol ben de kâğıt
Yaz beni yârim yârim" diyeceğin olmayınca
Demlenirsin sessizliğinle...
Namelerin tellerinde yanılmış türküler
Dağlar aman vermezken varoş çakıllarına
Kurşunu tükenmiş seslerimizin
Buruşmuş sayfalarımız bir ahu zarla...
Tedariksiz yürek,
Adımlar sendelerken
Tefecilerin elinde oyuncak söz vermişliğim
Hiçbir şeyim hiçbir şey...
Suretim sönük gözlerimin meskeni
Neye benzerim bilir misin?
Hüzün çiçeğiyim zamansız tomurcuk s/açan
Birazdan elleri diken bir telaş gözlerimden ağacak
Usulca kıvrılacağım göğsümde ki uykuya…
Biteviye hayat hikayeleri...