Zaman eğreti bir dal gibi pencereme sarkmış Nefesini almaya zorlanıyor son notasında Şarkısını oysa bitirmemişti daha şarkıcı
Dilim pense ile girdiği savaştan ağır yaralı İhtizaz ediyor ellerim sonu gelmeyen makbere Her gün ölüvermek için doğuyor gözlerim
Başka bir hicranı düşünemiyor hayal ifratlarında Ney taksimi andırıyor gökyüzünü karanlık Oysa daha gitmedi gecenin kardeşi aydınlık
Bacalarından tokat tokat iftar açılıyor sinilere Gönül muhabbet dergahında suskun yeniden
Konuşmak sükut ediyor sevilenin yanında Ve tüm mutedil hislerimin yanışını hissediyor ruhum Kıpır kıpır aynalar,sokaklar
Zemheri kış aylarını özleyen paltoma sarılıp Sokağımda yedi kere dönüyorum yeniden Zaman yitik bir sevdanın düş kırıntısı ellerimde
Şeftalisini bitirememiş bir çocuk olmanın hüznünde Döndüğüm sokaklarda ıraklaşmış bendime Yükseliyorum kimsesiz kendimle göklere
Ne şiir ne şair yakıyor gözlerini artık sevdiğinin Mutlu bir hal dokunuveriyor Cennet mahallesinde
Sevmeyi özlüyor,sevilmeyi;yüreği derdinden bezgin Öyküsünde garip mi garip,yetim düşlerinde Baharı andıran nazlı bir çiçek Ve beden ’yeter’ diyor sükut sahibinin dilinde Sükut eden şair ölüyor aslında her saniye
Ne ney nedensizdir biliyor;ne de beden yetersiz Uykusunda bir parşömen kağıdı rüyası sabahların
Ne ahu gözler de ne de şifalı derman bekleniyor kapısında Eller yorgun düşüyor soytarı bir şairin odasında
Düşsel bir kırıntı oluveriyor tüm yaşananlar Tüm kırgınlıklar sahiplenmiş düşlerin ardı sıra Dönüveriyor iki çeşmin sarnıçları arasında
Ne kadar dönse de sokağında yüreğim yana yakıla Yine düşüveriyor semasından yer yüzüne bedenim
İlahi bir aşkın sanatına mazhar dokunuyor terk oluşlar Oysa dayanmak hep güç oluyor hasret ile kalınca
En sonda tüm dönüşlerin ardı sıra mesele sonlanınca Gerçekten sevip sevmediği anlaşıyor şairin
Seviyor;oysa anlatamıyor dil-i zakkum kabında Neden derse;neden bile çaresiz bir bulantının içinde
Belki de bir az zaman dönüverse dünya içinde Anlarsa değişecekmiş gibi her şey kendi sesinde
Ne kadar da kısa tutmak istese yürek sözlerin gidişini Gazel oluverir saymak istese yazılan tüm heceleri
İrtikap ettiğim son hece olmasa da bu yazdığım Son bir elveda gibi gülüyorum herkesin yüzüne
Şairin sevgisi biliyor ki yine emin ellerde Sevdiği canan onu çok sevmekte Neden yazan gönül de konuşmaz,aslında bir bilmece Bu bilmece de sevgileri değil ama;umutları söndürmekte
İşte bundandır gümüş yüzüğün parlak ensesinde Şair biraz çeksin kafayı hüznün yaşandığı bestelerde
Belki de biraz yalnızlık iyi gelir sevgilisinin sevgisini görmeye...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Atom bile parçalandı;bende ki bilmece hala çözülmedi kendimde.... şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Atom bile parçalandı;bende ki bilmece hala çözülmedi kendimde.... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Sayın HakkınSesi , yalnızlık Allah'a mahsustur :)) . Bir süre dinlenmenizde fayda olabilir tabii. Ne kadar dinleneceğinize tabii ki siz karar vereceksiniz. Ancak , bizlerin de özlemlerimizi çoğaltmamanız gibi bir isteği normaldir, herhalde. Dönüşünüzün sizi ilk tanıdığımda ki kadar muhteşem olacağına inanarak sevgiler sunuyorum.Gönül dostum.
uzun bir şiir lakin o denli zevkle okudumki keşke bitmese dedim kelimeler adeta dans ediyor sürüklüyor içine derin derin daldırıyor çok başarılı buldum tebrikler