DİLÂRAGönül mülkü kimin ola, kim ne alıp veriyor? Ölçü tartı mizanı yok, O mizandan biline. Bir gönülün; adı varda, kendi nasıl, nerede? Rütbesi yok, nişanı yok, O nişandan biline. Rahman’mı dır, Rahim’midir? ikametgâh adresi, Yerde gökte mekânı yok, O mekândan biline. Ötede mi, beride mi, ne tarafta, kim bilir? Onda bunda makamı yok, O makamdan biline. Ne cismi var, ne rengi var, ne kokusu, ne izi, Esnaf değil, tüccar değil, O dükkândan biline. Gözler görmez, kulak duymaz, resim’ini kim çizer? Seyredecek ekranı yok, O ekrandan biline. Hiçbir dile benzemeyen, dili varmış, nece’ki? Ne Türkçedir, ne Arapça, O lisandan biline, Ehli gönül derler amma, kimdir ya da kim değil? Kimi kimden sormalı ki? O insandan biline. Senin değil, benim değil, gönül muhtaç tabire, Süleyman’ca kalp ola ki, O izandan biline. “Âlemlere sığmam amma bir gönüle sığarım” Diyeni hep, bekleye dur, O mihmandan biline. Yaralı sen arif olsan, yorulmazdın yormazdın, Dilara’ya gönül gerek, O irfandan biline. 23.01.2011…Mustafa YARALI |