tenim gecede ruhuma dolananlarla soyunurnehir gibi akarken düşlere serilen zehirli yalnızlık resimlere sinen saçları dağılmış terli yüzler bakarken günahlara her sabahın köründe bir hayat intihar ediyor geldiğinde ruhuma kokun gitmeler sırılsıklam versem ellerimi uçurum uğultulara fısıldaşır bahar ölüm sesiyle sesim solgun sesim uzaklığım kadar çığlık kentlerde dinse ah yağmur gibi savruk gün tenim gecede Hilal’e dolananlarla soyunur ve mutlaka yaşayacak bir yer bulur gençliğimden arta kalan yangınlarım beyazlarımı çalanların kalbinde bitti umut yokum oyunlarınızda olmadım hiç güllere bürünmüş gibi gemilerinizde.... ki geçmez toprağınızdan sular avutmaz rengi ağarmış gökyüzünü dilleriniz beni bana anlatamadan bağıramazsınız sessizliğinizde şiirlerimi kırdınız -siz kendi yüreğinizden tutun- ahh bu kentin kan çanağı odalarına sığınamadım hayat bir yafta atıp çekildi köşelerine ayazlar gölgelerimde büyüdü gövdeleriniz usulca vurdum kaldırımlara yanlış kurşunlarla kendimi gözlerinizde bozguna uğrayan sancılı gülüşlerim şimdi gidiyorsunuz -korkmayın aşkı verecek değilim bencil akşamlarınıza- bilirim ki artık kör özgürlüğünüze ötmeyecek kuşlar sökülmüş günleriniz siyah yolculuklarda sek sek oynuyor sessiz intiharların sahte oyunları |
uzaklardan bir imge kesti geceyi
tümcesine yarınlar yüklenen...