daha dur...daha dur. sen bana yanacak yanacak... daha çok yanacak.../ son an suya döneceksin/ tam benim kadar vurulacakken senfonilere ve o akşam... bir kadeh al şarap bile çekmeyecekken gayrı can. kalp inandı inanacakken yırtılacak ten ve inadını kıracakken tuz buz olacak tin söyle/ tütününe de öğretsin yaşamıştır... parmakların bunu bilir; hep böyle hasret grisine sıvanmayacak odan ciğerine sabrı öğreten o duman/ an gelecek... gündelikçi kadının ıslak bezine yapışan kir. daha dur. sen beni üzecek... üzecek... daha çok üzecek... sonra pamuklanacaksın/ tam bor toprağımda lalezarlar yaratırken ezâ’n. soluğun yüzü kızarmazken gayrı tan vakti okunan ezanlardan al dudak/ alnının karasıyla çıkmışken ar’la savaştan kul alışmış.../ ve yalvartıp yalvartıp öyle kabul etmişken duayı yüce yaradan. o halimi çok gördü/ Mozart bunu bilir söyleyeyim de umuduna öğretsin sevdan her halükarda bitecek ve beğenmediğin bu senfoniler var ya işte o vakit işe yarayacak. daha dur daha dur... şimdi gözlerinde sazlar çalınan adam. JD |
Her dafasında inanılmaz diye düşünsem de şiirinizi okurken...
İnanılabileceğine inandırıyorsunuz ya... öyle işte...
Hayatı gözlemlemenin mükemmeliyeti... sizin yazabilme yetinizde...
USTALIĞINIZA ve SANATINIZA
SAYGIM SEVGİM HER DAİM