0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1003
Okunma
..../ Her dil, gönlün perdesidir. Perde kımıldadı mı, sırlara ulaşılır.
Aklın kırıldığı vakit beli
Nefs’in elini tutar adem
Bilmez nefs ondanda deli
Nefs’e aşık olunmaz üftadem
Kemiği olmayan dilin elbisesi aşk
İğnemin deliğinden geçirdim hüznü
Büzüşmüş bir kumaştı oysa ömür
Zamana çentik atarken Azrail
İpi birbirine dolaştı sevdamın
Gece gündüz kördüğüm
Gördüğüm tüm rüyaların hürmetine
Bu kez doğruları söyle falcı kadın
Zifiri alınmış karanlığın,gözlerimin sihri
Sirkeli çorba tadında yalnızlık
Acılar tuzlu yaprak sarması
Vakti geldi belkide
beşinci mevsime geçti hicran
gecelere anlattığım masallar eskidi
Üstümde kaz tüyü battaniye
Ama ruhum hala çıplak
Üstüne oturduğum vakit susardı iskemle
diş gıcırdamasına benzeyen rüzgarın sesi
Kulağıma aşina sanki ölüm
Yada bir yerleden duymuş gibiyim ismini
Tamda dilimin ucundayken yağmur
Islanmışken saçları bulutların
Umutlarım bağdaş kurmuş oturur öylece
Alameti olmayan bir mucize sanki varlığın
Daha yokluğuna alışamamışken hemde
Sırrını dilediğim bütün dualar şahit
Aşk dilimde aralanmayan perde