Tekil Ağıtlar
Şimdi uy(u)sam lirik g/izlere
Kıt kanaat sevinçleri arasam Kanatsam brindar yüreği Sürsem gözlerime vuslat türkülerimi K/ayırsam kendimi kaybedenlerden ah…. Hüznün deli gölgesi varken sol yanımda Ne fayda… Yokluğun yakılası direnişi adına Ve kullanılmış onca sözün vurdumduymazlığında Toy Leyla isyanıyla alışkınım bu uysal vaveyla tutsaklığa… Ah… Büyütürken hüzünleri Aynada sevemiyorum kendimi Mezar taşı kadar sessiz, Ve nefesim kadar soğuk boğazıma tıkanan mısralar Uzun ayrılıkların mumdan gemileri geçerken gözlerimden Lodoslu alevlerin kucağında Kırılmış bakışlarım Avuçlarımdaki çizgilerde d(n)emli yâr Gözlerimin beyazına kilitli isyanla Buz kesiyor sesim dişlerimin arasında… Ah sedası yüreğimin ezberi Ah dilimin Bilal-i Habeş’i Cümle âlem ayrılık susuyorken leblerim avuçlarıma Oysaki Müezzinler veriyormuş vuslatın eşkâlini sağırlığıma… Ah sevgili Kâr değil sensizliğim Sönerken dar vakitler gülüşlerimle Ve gömerken ağrılarını derin dalgalar göz sahillerime D/okunuyor a dan z ye Gamzemin güneyine kıvrılan gece karası tekil ağıtlar… Nasıl meydan okurum ebede bilmiyorum Kendime sisli kalakalmış Tenhalarda yanılgılar biriktirmiş Ve Hüznüm bakaya y(k)azılmışken alnımın ortasında… Gözlerinde gözlerimi büyüttüğüm Kirpiğinin ucuna leblerimi sürdüğüm Sustukça çoğalıyor sor(g)ular... Avuçlarımla tutsam güneşi Matemler doğurmadan sabahlar Sevdalı dalgınlıklarıyla uykuya dalan ay’ı Kuyruğundan assam âşık fırtınalara O vakit cevaplar dökülür mü dudaklarıma? Biliyorum, Bir sabah bitecek endişeler O derin gök dökülecek kanatlarımıza Sen bana mavi güleceksin Bense, En lila halimi giyinip Leylak bakacağım ağlamanın katında Buram buram bahar kokacağım Saatler tövbe ederken gözyaşlarıma Dünden alıntı gölgem düşmeden ardıma Sakınacağım bendeki seni Ve ararken kendimi sen de bulacağım Vuslata muştu iki damla olacağız Ah! Ömrümün hırsızı Suskuya gem vurup yanık yürekle Sana doğacağım bir sabah gün yüzü/m… Hazal karadağ |
valla..
selam