Şol Revan
Göçler başlar ruhumuzda
Ağlarken, Duvarlarda freski, yağlı boya suretler... Yaslarımız üşüşürdü siyahlara Havarlar koptukça kan mahmurluğuna Delik deşik hicran gelir sarmalanmaya... Sıfatsız mağlubiyetlerin sahabeleri küfürlü Durmaz içimdeki haylaz çocuk Kamçılar yürekteki sömürgeleri En bağnaz sesleri duymaz oluruz... Bir Vakit, Kaç zavallı düşle aciz kaldık Kaç harami çaldı !gizli saklı perde arkası bakışlarımızı Ve biz zincirlenmiş hüzne mahkûm kaldıkça Tökezledik uçurum kenarında... Yol Uzadı, Sırtımızda küfeler külfetle çoğalırken Nasırlaşan omuz temkinli ve tedbirli davranıyordu güya Oysa "şol revan" uzadı iz bilmeyene yol sordukça... Ezberi Bozuk Günlerin, Güneşe pusulasını kaybetmişti Zemheri bahara bulanık renkte İçimizdeki aç özlemler seyahat vakti değil derken Bir Torba dolusu birikiyordu ahımız... Yarsız Ölmüş Bahar, Biliyorduk ki yârimiz hazan Mevsimsiz, iklimi hiç sayan İnsafsız ve hazırlıksız yakalayan a c ı t a n... Renksiz Gün Dönümleri, İlkyaz güz getirirken kapıya Müsebbibi sayıyorduk Sepya renkli fotoğrafları... Gözlerimizin hilafsız tenlenmelerinde... Toz Duman Ölüm, İdeallerin iç geçirdiği tozlu raflarda Cesaretle ihanet ekmek arası olmuştu Ölümsüzlük uğruna... Yurt Bulmuş Sarhoşluk, Salıncağında bir o tarafa Bir bu tarafa sallandıkça eğreti öğretiler Issızlık ve yalnızlık başımıza dikilip Yaşam ve ölüm arasında seçime zorluyordu sinsice... Kısır Aşk Meyvesiz, Miadı dolmuş Ümit reçeteleri Kabartırken günce sayfalarında Maziye dönük selamlar getiriyordu altı çizili notlar... Ve Türkü Düşümleri Israrında kavi yürek, Ufukta birleşen noktalara asıldıkça gözlerimiz Makamını önemsemeden türküler yakıyorduk , o y s a b i z, Yürekten ağlıyorduk.... |
Ve
Türkü
Düşümleri
Israrında kavi yürek,
Ufukta birleşen noktalara asıldıkça gözlerimiz
Makamını önemsemeden türküler yakıyorduk ,
o
y
s
a
b
i
z,
Yürekten
ağlıyorduk....
Çok güzel dizeler okudum sayfanızdan Hazal hanım..
Tebriklerimle..
Sevgiyle kalınız...