Çocukluğumu Bağışla
yeni olan eskidir sokaklarımda
defterlerimde maviye şahlanmış kış mevsimleri kömür gözlü kardan adamlara benziyorum sana bakmayıp seni görmeyip de üşüdüğüm zamanlarda uykularım olgun ve kısa düşlü imkansızlığı tanımadı öfkem yaşlanırım desem yalan kümülüslü göğü sana gösterirken evimde mutfağımda kahve içerken masaya kapanıp ağlamak isteğiyle boğazımda hala şehla bakışlarının kahve rengi düğmeleri sana yürüdüm hep neşesine ilk ve son nefesinin bundan sonraya kalanımı da anlamın için yaşamak istiyorum al beni yeter ki istersen hüznünün istediği yere koy mutlarımı sisli caddelerin aydınlık geçmişlerini özlemeleri gibi boğulmak istemiyorum sesinsiz akrilik bir yağmurun ahmaklık gönüllüsü olalım nolur çocukluğumu bağışla... Kağan İşçen |