Sevda Nefesinde Gizli
Şimdi sevdayı arşınlıyorum , kırılgan sonbaharlara
Kaybetmiş bir şehrin denizlerinde kayboluyorum Sonra üşüyor bütün papatyalar baharın koynunda Ne garip sevdam , ne garip Saklımda kalan son bir söz oluyor adın Gidiyor bütün kırlangıçlar Bakışlarımda çakılı kalıyor yüzün , hayaller hiç bu kadar canımı yakmamıştı Gitmiştin ... Ay kanardı senden sonra , yıldızlar ağlardı Aşılmazdı bu sevdanın tepeleri Nefesim sessizce öperdi alnından Sende anlamazdın , bende zaten hep aynı kaldım Giderdi ; yağmurdan gözlerini toplamış ellerin Günaydın derdi bütün alem ilk ışıklarda Sen hep sessiz duruyordun oysa Şimdi anahtarımla açıyorum bütün kapıları Üst üste çalmıyorum kentin uzak sevdalarını Terkedilmiş bir nisan yağmuru gibi Bulutlar kadar seviyorum dediğinde anlardım Ben her zaman bulutlardan şekiller yapardım Ve her şekil senin adına çıkardı Saklardım bütün bilyelerimi Çeltiklediğim günlere inat , oynadığımız en güzel oyundu Sana seviyorum dediğim zaman Küskünlüklerime eş değerdi ayrılık , bir dakikadan fazla sürmezdi yokluğun Gidemezdim yaa senden Bilirdin... Geleceksin derdin Şimdi sen gittin Hiç konuşmadı bakışların , yüreğim alınmıştı ama... Sol yanımda ölümü öperdi dudaklarım Gülüşün vardı gamzelerine gömdüğüm hayallerim Sonra susardı bütün şehir Sessizce elini eteğini çekerdi gökyüzü Gece oldu yaa , aklımın en ince gülüsün şimdi Kırmızıya çalardı artık bütün gün Olurda sorarsın diye nasılsın , yemeğini yedin mi Hazırlıklıydım sana Evet derdim her gece üst üste evet derdim Ben hep sana bakardım , sen hiç farkına varmazdın Hep bir şarkı mırıldanırdım , oysa bizim şarkımız yoktu ki Bizim hiç aynı parkta unuttuğumuz bir sevdamız Aynı bankta paylaştığımız ilk öpücüğümüz olmamış Şiirlerime hep seni katardım Çünkü ben sende kaldım Anlatamadım , anlamadım Sen kendi hayatının nehrinde yanı başımdan geçerken Gözlerimi bulutlara emanet verdim Her yağmurda saçlarını öpsün diye Gözlerinden akan her yaşta kendime hüzünler topladım Uzaklardan , yakınlara sevdalandım Hani küçük bir çocuk vardır yaa Koşar annesine , sağına soluna bakmaz gözlerini diker Sonra sıkıca sarılır , kokusunu içine çeker Derdine derman sayar , yollarına ölür İşte öyle bir şeydi , garip bir sevdaydı Gidiyordum dört mevsimi toplayıp Kendimden seni çıkartıyordum , sen kalıyordun Şimdi ben kendimi sana kattım gene biz kaldı Şimdi sen gittin Beni kendine böldün , Elde ne ben kaldım Ne sen ... Yetişmeye çalışıyorum şimdi gülümsemelerine Koşuyorum kaybetmiş şehrimin unutulmuş sevdasına Rüzgarlarla yarışıyorum kulaklarına yanlış birşey fısıldamasın diye Korkuyorum şimdi kaybetmekten değil inan Hani olurda son kez görmeden ölürüm diye Yoksa ben kaybetmeyi alışkanlık yaptım zaten Neyse gene çok uzattım seni kendimde Hani demiştin ya bana ; Bir ömür kaç sözcük eder diye Şimdi anladım ki Ömrüm sensizliğe çıkıyordu yarım bırakılmış tümcelerde Beni hep çok gördün kendine Ben hiç görmediğim gözlerinle yetindim sadece /... Garip işte sevda dediğin nefes alıp vermek gibi Ayrılık ise öptüğün sol tarafın nefesini kesmek Ölüm zor değil inan bana , Yokluğunda yaşamak ölmek için duaya tutuşmak Ne garip sevdim işte... /... Muhammed Yalçınkaya |