Hüzün Avcısı Olmuş Avuçlarımız
Hüzün Avcısı Olmuş Avuçlarımız
hüzün avcısı olmuş avuçlarımız ikimizde muhaciriz bu ıssızlıkta sessizliğin en cefakar şaşkınları eteklerimizdeki taşları yığarız gözlerimize göl kuşları gibi bir hayattı istediğimiz güneşin batışlılığını hor karşılamak gibi içimizde biriken çağlayanın ışığa olan tutkusu bu birbirimizin nedenleriydik sonuçlarda ayrışan yalnızlık buydu nedenler ortak sonuçlar ayrı apartmanlara bakıp üşümek ama ayrı kentlere hapsolmak gibi pencerelerde çocukluğumuzun aynası ama sakladığımız onu kendimizden bile sakındığımız mutsuzluğumuzun sokaklaşması evleşmesi ölümümüzün kıyılarımız da çok büyük göller olmalı sakin kuşlarıyla acı saçlarımızın diplerinde ağrır biliyorsun bilmelisin kuşanmak aynı yere bakmaya bu işte bu mutsuzluğumuzun esrikleşip nahoş bir tat bırakması ceketlerimizin iç cebinde taşıdığımız o son kırıntısı şiirselliğimizin ah bak canım beyazlaşmış şu göl ne güzel ellerimizin çatlağından içeriye sızıyor sızılılığı öğleye inat eden ilk ışıklarının her şey bu ağlayıp geçen giden önümüzdeki ağlaştığımız o açık havalı yüreklerimize tel tel kesikler atan uzun ince senfoni olsun incit beni benden farklılığınla değil ayrılığınla aykırılığınla değil Kağan İşçen (c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir |
olsun
incit beni
benden farklılığınla değil
ayrılığınla
aykırılığınla değil ............... en incitici yaradır bence de ayrılık...
tbrkler saygılar...