Bir flût sesinde, kanat hışırtısı hafif esintilerinde dallara doğrusun belli Ya da fısıldayan dalgaların okşadığı kıyıları Ya da güvercin sesisin suların kenarında oynamadasın
sirenlerin ruhları çıldırtan şarkısı Göklerin ilahi sırları Yada uçuşan bir ruhun içinde, Aşık melekler kelamsız konuşmada Kalplerden gözlere doğru Yavaşça görüntülerde salınarak Göğün bulutlarını yüzdüren rüzgar gibi mor mevsimlerde Kulağına fısıltıda
Gözlerini aç ışığım Göz kapağını okumama izin ver Hayatım aşkın senin! sabah ilk aydınlıktan aldığım ışık gözlerim gün görmeden henüz uykuda, beyaz güvercin gibi ince boynun deniz kuşunun kanatlarını düşünür gibi Ve kirpiklerini kaldırırken rüzgar yüzdürüyor hala bir rüyanın gölgesi Mayıs uykusundaki güvercin! Ayın yarı çapını beyazlatan iki dalga
Bırak nefes alayım yakut dudaklarında iki ışık dalgasının iç içe girmesi gibi, Ve taşımada titreyen bir alev yürek içinde bakışı aşkın ışığı saklıyor gölgesi bulutun sabah gözlerini yıkamada sende Görünen, bir şafağın uyanmasında Sabahın damlarını çiziyor boyuyorsun Göklerde gölgelenmede kokun
Konuş benimle! Sesine dokunmama izin ver! Ağzındaki her kelime bir melodik yankı mı! sesin kulağımda son nefesini verirken Ruhum çınlıyor uyanırken Tanrıların sesinde bir tapınak gibi!
dudağında sona eren ses Bir şikayet, bir yarı gülümseme, Kalbim işitiyor her şeyi kolayca bir semah açılışı rüzgarın nefesi
saçına yüzünü gizlemek niye parmaklarım bulut kaldırmada kızarıyormu güzelligin ne sabah ve sen pembe çiçekler gibi Nikabın! gökler utandı! gizemli içgüdü parlayan her sey daha fazlamı kapanmalı Sanki güzellik, ilahi görüntü, Gökler için yapılmış olmalı
Gözlerin hayat kaynağı berrak bir gökyüzü boyamaya gelir her sabah ve maviyi keşfederken bulur kendini berrak su da görüldüğü gibi Kuğu çarpıyor havayı sanki
Bir bulutsuz gecede Günün teklifine hazır dudağın gülümseyecek çekilir yörük nefesin terkettiği kıyılardan davet ettiği bakışlar Saymada incileri
salkım söğüt dalları gibi Bir serçe ağırlığı Her nefeste isyan eden Kalbinin hafifçe ağırlığı iki güvercin gibi kanatlarını çırpamayan mezaramı gömülmeli
ellerin ne güzel senin güne izin veren Parmakların kırmızıgül Ödülü hayatın Sarılan çimlerin üzerinde Dinleniyor ayaklarında zarafet, ilahi bir enstruman olarak en ufak bir hareketin
mavi gölün kenarında bir tepe alnı hafifçe yeşile meyilli suları seyretmek için olmalı
Berrak bir gökyüzü gibi Orada, bir uçurumun oyuk tarafında karanlık bir mağaraya güvercin yuva yapar Aşk inlemeyi sever şeytan azapta
gece ve ayrık gölgelerde gizli ömür mor ışıkları muhafaza etmede maharetli ürkek renklerdeki kubbe Ve alnınızın üzerine damla damla dökülmede Çıglıkları yağmurların
belli belirsiz ağlamaklı bir şey sahilinde uzun bir öpücük gibi fısıltılı Veya zefir sesi, Veya inledi ritmik sesleri Kendi iç geçirmelerimizin
Çiçeklerin yüzlerini kapatması yakın günün baygın bakışları Bu senin gök yüzün, kaldır! perdeyi kaldır Aydınlat yerin karanlığını Konuş, hayal et, iç çekme şarkı söyle Gözlere ziyafet değil Bu senin göçebe bakışın
bana gül tutam olsun sefkatlice saran örtün, Ve yatağın yakınında Bırak ilişeyim ayak yanına Ve düğmeleri varlığının Parmaklarının renkleri altında! Mutlu bir pembe sıkıştıran dudakların gibi çiçek bagımlısı bir arı !
Eğer zambakların dalgasıysa devşirdiğin sürükle solgun kehribar renkleri yapraklara sinen kokularını rüzgar bir hurda gibi getiriyorsa bana Eğer rüzgarlardaysa dudakların Sadece dalgalanarak gel Dudaklarımın kıyısına dokunmalar gönderen; nefesin yankılanıyorsa alnımı titrerken buluyorum sende
hatırla mübarek bir saatte tanrıların müşfik ellerinde Hayatıma yayıldın Yol ve gölge gibi. Artık hayatımız zincirleme bir tek gün gibi akan iki gölge Bir fincan ki hep dolu Dudaklarımda uzun vadeli
Bir gün buz gibi bir nefes, Soldurur renklerini eski bir çiçek gibi Ve nefesi dudaklarında solarken Ne kısaydı öpüşmek sütten bile kestin oysa Taze sezonlarında Ne zaman belleğin kıyıda kenarda eski aşk resmini ararsa Kalbimin içinde baksana!
Ve son geldiğinde Zaman üflenirken sura Sen ve ben birer meşale yatağım senin yanına uzanır Ve sadık ellerin kucaklar ellerimi Türbenin yatağında
sonbaharda aşık kuğular yaşamak örtüşür birleşik kıyılarda Ve birlikte serin iklimlerde ikişer ikişer uçuşmada
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
terekeme şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
terekeme şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
sizin esniz çok kiskanç:)) ben sayfaniza geldikçe adamcagiz kuduruyor. dolayisyla yanlizca buradan tesekkur edebilirim. kimseye zararim dokunmasin isterim
Söyleyeceğim her söz yetersiz kalacak biliyorum. Nasıl desem harikulade mi, yoksa şahane mi, en iyi ben yüreğine ve emeğine sağlık diyeyim. Her bir satırı ve ruhu için sonsuz teşekkürler. Saygı ve selamlarımla...
AYSEL AKSÜMER tarafından 5/30/2010 6:47:29 AM zamanında düzenlenmiştir.
beyenerek okudum yuregin var olsun
saygilar selamlar