huzursuz bulut’ huzursuz bulut benim ne vakit yağmur olsam gitmeye duruyorum ’ I / çekip gideceğim güneş henüz doğmadan küçük bir şişe içindeki mektup gibi sallana sallana mağrur kıyılara ... yokluğuma alışsın martılar düet yapsın kurbağalar esen yel içli nehir yataklarından varıp gideceğim ayak izlerinizden sonsuzluklara.. ışıkları yakıyorum söndürüyorlar ışıkları kışa hazırlıyor beni gözümden meneviş düştü çekip gideceğim şarkılar zamana ağıt yakarken aykırı bir notanın flu ezgilerinde rüzgar salkımsöğütleri biçerken heybetli tepelerin sessizliğine çarem yok herşey kopmuşsa yerinden alıp gölgemi aşacağım kayan yıldızların ardından saklambaç oynuyordum gözümü açtım yelkenim eğri büğrü rüzgarı dindir.. varıp gideceğim en ürkek zamanlardan geçerken ay ışığı çekilirken perdelerimden vururken yalnızlık beni çöl sessizliğinde bir intihar senfonisi gibi II / beni avluda anlayan yok aslında su gibi yalın ateşteki kül gibi senin düşlerin kıstırılmış bir yeşillik deli kız vaktidir şimdi gideceğim.. Aysu |
sanki bu kaçış biraz da kendi ağlamaklığımın zıddına olacakmış gibi
oysa o da hep ağlayacak
ve ben hep gitme isteğinde
ayaklarım suya erecek
başım bilmem kaçıncı göğe...
...
güzel şiirdi, has şiirdi...
hak ettiğini almış olması da güzel...
tebriğimdir çok çok / saygılar..