Leprafırtınanın rengini soruyorsan yüzüne vuran incelikli bir dilsiz cüzzam kalbine kimin girdiğini dün muhteşem düğünle işaret etti ve onlar da yediler içtiler bir duvara konuştular. bir tek o yüksek armonia tepesinde başını eğip gülümseyen yağmurdu seni evine taşıyacak gümüş palamudun resimleriyle işte orada özene bezene çarçabuk tutuşturacak ve bir parşömene saracak seni. lipoa ne güzel bir gün senden çıkanlara sunağın odağında bulunan o yola bakıyorum. |