Siyahî
Siyahî
I. elimi eteğimi çekmedim sabahları seni düşünerek yürümekten ilerilerde aydınlığa hazır geniş geniş ağaçlar eski yolculukları özlemekle geçen zamanlı bir tutuluş bu serin bir balkon yağmuru gibi oturmuş hayattan bahsediyoruz ’teninle yaşamak istiyorum’ diyorum ’geri kalan temmuzlarımı’ başa sarsın istemiyorum artık sıkıcı yazlarım canım istediği zamanlar şiirli bir dille ağlamaya geliyorum seninle evimizi konuşmaya bacası tütmeli sobası olmalı ama mutlaka bir de karşı ki evi perdeleri yarı açık düşlü düşünceli soğuklarda sarıldığı bir ağacı bize çocukluğumuzu anımsatan ve biz ona bakıp bakıp gülerek paylaşmalıyız çocukluğumuzu anımsamayı: ’turuncumuz sessiz zamanlarına sabırlı kırmızımız çığırtkanı arzularımızın mavileştiğimiz akşamlılığımızda sularla oynaşarak birbirine karışan karanlık konulu yalnızlık öykülerimiz’ II. ihanetin büyüğü küçüğü yoktu ve de siyahî bir aklanmaktı ayrılık ki ölmek başlı başına bir yerinde saymaktı yaban mersinleri zakkumlar çam ağaçları ve ılık akdeniz meltemleri yakın şahittiler kendimizi paraladığımıza kum rengi gülüşlerimizdeki sıcaklığı güneşle nasıl şefkatli paylaştığımıza Kağan İşçen (c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir. |
Saygılarımla