AŞK-I KIYAM
Aşka, sadakati zırhtan elbise
İnançla kalkanlar ördük ey hasret Yaptığın son oyun eğer bu ise Hamleni aşk matla gördük ey hasret Başını vururken sen taştan taşa Nasıl gülmeyelim halin temaşa Büyük konuşması değil de hâşâ Biz çoktan vuslata vardık ey hasret Tarihte kim varsa yakıp yıktığın Kalbinde zehrolup sonsuz aktığın Bir de utanmadan üste çıktığın Aşkları aşk ile sardık ey hasret Sana bu sevdanın olmaz ödünü Çaban ki yıkamaz yarını dünü Kalp kalbe kıyılan o nikâh günü Sana darağacı kurduk ey hasret Ferhat’ın dağları delen gücüyle Şirin’in o aşktan kalan öcüyle Mecnun ve Leyla’nın ayak ucuyla Çıktığın sehpaya vurduk ey hasret Efsun gözlü yârim ve aşığı ben “Bize” âşık olup her gün yeniden Böylece bitimsiz kurtulup senden Bir aşk-ı kıyama durduk ey hasret İHSAN TURHAN |
Çaban ki yıkamaz yarını dünü
Kalp kalbe kıyılan o nikâh günü
Sana darağacı kurduk ey hasret
Seçkide gördüğüm bu esere sevindim.Güzel bir şiir düşmüş yüreğinden dost kalemin.
Tebrikler...