Okuduğunuz şiir 20.8.2009 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
Nabzımda kıyamet soğuğu
Serin ve çocuksu bir ülkeydi koynumuz lodos çiçeklerinin çiylerinde yıkandığı özgürlük türkülerinde telve karası notaların dil ucuyla yudumlandığı sözlüğümüzde damıtılmış kelimeler bir şerbetin damağa dokunuşuydu kusursuz dilimde çiçek açmışlığın sözlü anlatımı saltanat mutluluklarım
ah kerime’m ah lâl gönlüne susamış yanım çivilenmiş arzu sağanaklarım dursun başımda dönen rüzgâr gülü kara gözlü savruluşlarımda yıkanan dünümün ruhu bugünüm yosma ağzında dolanan sakız gibi tatsız yarınım meneviş kokulu bir meraktır ve yoksulken senden yana bilincim aforoz’um kalbinden midir en yırtık vesveselerin mazbut zamanlarında içimde kanlı bir cenin gibi büyürken yusufçuk kanatlı korkularım
feryadım Ferhat’ın yüreğindeki köz olsa da dağları delen kollarına özlemleniyor niyet unutma/ darağacına çıkarsan da aklımdaki doğuran rahmini avutma/ ölüm tek başına uğurlanmaktır rüzgâr gibi geçse de sicim ucundaki cicim zamanlar yüreğime kırağı düşürdükten sonra öykün konuşma/ nabzımda kıyamet soğuğu her gece baldırı çıplak uykularım
cübbemde mor gamzeli çığlıklar uzatsam gölgemi hasretin kırıldığı yere gönlüm aşkınla oynaşmak ister/ yâr bahane
ama utanma/ çok kubbelidir aşkın doruklandığı mekan çıkarsan da bağlılık yeminlerine batmış elbiseni lodos çiçeklerinin kehânetiyle avunur yine gözleri sağanak tutkularım
hayat kısa metrajlı bir film şeridi sen esas kadınsın en esaslısından körpecik figüran ucuklamasıyla dudaklarımda… …
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Nabzımda kıyamet soğuğu şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Nabzımda kıyamet soğuğu şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
kara gözlü savruluşlarımda yıkanan dünümün ruhu bugünüm yosma ağzında dolanan sakız gibi tatsız yarınım meneviş kokulu bir meraktır ve yoksulken senden yana bilincim aforoz’um kalbinden midir en yırtık vesveselerin mazbut zamanlarında içimde kanlı bir cenin gibi büyürken yusufçuk kanatlı korkularım
İç sesin zenginliği dizelerden fışkırıyor şelale gibi ve okuyanı alıp götürüyor şiirin enginlerine. Günün şiirini ve şairini en derin takdirlerimle kutlarım. Selamlar.
"avutma/ ölüm tek başına uğurlanmaktır rüzgâr gibi geçse de sicim ucundaki cicim zamanlar yüreğime kırağı düşürdükten sonra öykün konuşma/ nabzımda kıyamet soğuğu her gece baldırı çıplak uykularım "...............müthişti bu bölüm de diğerleri de... özellikle burada takıldı gözlerim...
şairin orjinal söylemleri kendine çekiyor, gözler açılıp dikkatle okuyor.... seçkiye alınması boşa değil........ kutlarım gerçekten son derece güzeldi.......
Sanırım bugün şanslı günüm. Uzun aradan sonra açıp 'Defter'imi tek bir bildiri görüyorum. Tek bir muştu, tek bir şiire dair. Tek solukta paylaşılan bir haz demeti. Umurumda değil saatin kaç olduğu, hiç değil. Susamam ki, susmuyorum, sesim kulaklarımda... Şiir'in yüreğimde titreşiyor.
Yaşam defterime bir çizik daha çekiyorum. Mutlu bir gün daha.
her zaman hayranlıkla izlediğim kalem...ne iyi ettin...inan keyiften şiire yorum bırakamayacağım şimdi ona üzülüyorum...oysa ne çok söyletir beni Konşer şiirleri..
şiire daldım ki, aklım bir sığınak..yüreğime geçmez söz...yakalanmış dizelere kıskıvrak..çıkışı yok bu şiirin.. kelimelerdeki dizim, imgelerdeki güç, ve anlamından uzaklaşıp bambaşka bir dünya kuran sözcükler...kalem öyle bir hakimiyet kurmuş ki şiirde...taktirlik..
birikerek, artarak gelmişiz Nevzat...ve bu birikimleri düşündükçe insan şiir adına ve okuyacakları adına heyecanlanıyor...her zaman gururum bir kalem..her zaman saygı ile andığım bir kalem...
yeniden hoş geldin ................................sevgimle her dem..........öpüyorum kaleminden..
Sevgi Kaya tarafından 8/20/2009 11:10:46 PM zamanında düzenlenmiştir.
cübbemde mor gamzeli çığlıklar uzatsam gölgemi hasretin kırıldığı yere gönlüm aşkınla oynaşmak ister/ yâr bahane .... Gönül ne kahve ister ne kahvehane, gönül yari ister kahve bahane ....derdik eskiden şair değiştirmiş yar bahne olmuş aşkla oynaşmak ister. Fazla oynamak aşkla yakar bazen insanı. İşte o yanmadam sonra cübbenizden çığlıklar ortaya. Ve.''uzatsam gölgemi hasretin kırıldığı yere'' ne güzel bir anlatımdır bu böyle. Başlı başına şiir gibi. .... ''Ölüm tek başına uğurlanmaktır'' .... Yüzlerce kişinin omuzlarında. Badırı çıplak uykulardan uyanamamaktır. Hüzün ve acı işlemiş şair şiire dize dize. Okudum hüzün yüklendim.Gidiyorum.
bugünüm yosma ağzında dolanan sakız gibi tatsız yarınım meneviş kokulu bir meraktır ve yoksulken senden yana bilincim aforoz’um kalbinden midir en yırtık vesveselerin mazbut zamanlarında içimde kanlı bir cenin gibi büyürken yusufçuk kanatlı korkularım
hepsi bir şiir adı gibi duruyor..hepsinin altına yazılabilecek ne çok mısra var..kendini merkezine koyduğu hayattan dalgalar halinde genişleyen şairlerden biri Konteş..bir çeşit sürrealist tablolar veya fotograflarla slayt gösterisi ya da absürt bir kısa flim gibi geçiyor onun şiirleri gözümüzden..ama çok renkli ve birikimli..
Serin ve çocuksu bir ülkeydi koynumuz lodos çiçeklerinin çiylerinde yıkandığı
burada göründüğü gibi bazen onu romantizme ağzını dayamış kana kana içerken, bazen de en sert en köşeli kelimelerin yanında seslenirken buluyoruz..iyi şairlerin gençliğinde yaptığını yapıyor..Konteş bıkmadan usanmadan kendi sesini arıyor..bu arama çabası olmayan şairlerin şiirinden de şairliğinden de şüphe ederim ben..
gün içinde okuma yapmama vesile olan şiire ve şairine
en kalbi muhabbetlerimle
şahan çoker tarafından 8/20/2009 2:14:28 PM zamanında düzenlenmiştir.