ŞİİRİN DERKENARI ŞAİRİN İNTİHARIBeyhudedir bilirim Bu hüzzam kokan bekleyişler Gayrı sitemdir Aynada yüzüme çarpan akis Yelkovan isminin etrafında dönerken Akrep ruhumu apansız dişler Unutulası ismin ortada boz bulanık bir sis Sevdam ümitsizlik civarı Sevdam sana dair şiirlerin silinmez derkenarı Firakının dermansız ağusu Çatlayan damarlarımda devinirken Hançeremde sıkışıp kaldı ağıtlar Ebediyen sus pus Uğursuz baykuşlar, kem talih İbretlik halime sevinirken Adını gizleyen harfler sensizliğe mahpus Sevdam sinemin sönmez harı Sevdam sana dair şiirlerin silinmez derkenarı Asırlar geçse de Göçse de yüreğimin narı yerinden Adımı anmayan dudaklarında Her anım kalacak bir dikili taş edasıyla Bir şimşek gibi yükselecek ahım ta derinden Şarkılar tutuşup şiirler yanacak Adını gizleyen her harfin göğü tutan sedasıyla Sevdam bir şairin intiharı Sevdam sana dair şiirlerin silinmez derkenarı Muhammed Mehmet GÜL |
Yazını geneli ise, bir insanın duygu dökümüydü. Ama zamanı yoklayan her satır, bir başka mana saklar içinde, her manasıyla baktım yazıya. Özür diliyorum yazılara şiir ya da öykü diyor, bunları bu türde yayınlıyoruz burası tamam da, ben kendiminkiler dahil hiç bir yazıyı kafamda türdeşleri ile aynı yere koyamıyorum, en kolayından yazı diyorum hepsine. Şiirselliğe yakın mıydı yazı derseniz, pek sayılmaz. Ama buraya ekleneli neredeyse bir yılı aşmış, belki yazanı da bunun farkına varmıştır.
Güzel olan şey, zamana değmeye cesaret edilmiş. Bu çok cesurcaydı bunun için, yazanı kutlamalı.