SAYENDE BU ŞEHRİN DELİSİ OLDUM SEVGİLİ
Bulutların hüzün yağmurlarına boğulduğu bir Ekim günüydü
Hiç bilmediğim bir şehrin sınırına girmiştim Ateş sigaramın izmaritine dayanmış Kadehin içindeki şarap kendi tortusunda uyanmıştı Sen, sana yakışmayan siyah bir elbise giymiştin. Hiç konuşmadın, hatta umarsızca baktın bana Konuşmadın, gülmedin ve ağlamadın, sadece baktın Kısacık bir anda bir veda zamanında Onca yaşanmışlık nasıl sığardı bir göze düşen hayale bilmiyorum. Ancak benim gözlerime sığmıştı Tanışmamız, mevsimlerin bahara dönmesi Senin gelişinle, yıldızların rengârenk yanıp sönmesi Güzel olan ne varsa, gözlerimin önünden bir bir geçti Sen arkanı dönmüş giderken Ben hasretin şehrine giriyordum… Karanlık, güneşin doğmadığı Nisan yağmurlarının hiç yağmadığı Yerlerde güvercin ölüleri Bütün kelebeklerin renksiz olduğu bir şehre Acılardan ve vedalardan geçenlerin şehriydi bu şehir Gökyüzünü mavi bulutların yerine, Muammaların kapladığı, Kırgın yüreklerin, yok oluş tarlalarından çaresizlik topladıkları Şehre koydun Koydun beni ve gittin… Her veda bir öncekinden sancılı oluyormuş, Her yaşanmışlığın kendisine has olduğu gibi Bu şehir beni sevdi, ben şehri sevmesem de Bu şehir beni sevdi Duvarları hüzün şiirleri ile kaplı, her yerde gözyaşı Renkler yok, gülümseme yok, umut yok, bekleyen çok… Hiçbir beklenen gelmedi ve hiçbir bekleyen, bir gelişle gülmedi Ya da ben görmedim… Ben mi? Bense hep düşünüyorum artık! Neden mi? Aklımı alıp gittiğin gün… Ben bu şehrin delisi oldum sevgili! Sevdan bir huniydi başımda Ve kolsuz beyaz bir gömlek vardı hep gözyaşımda Gülümse sevgili, gülümse… Sayende; Bir sevdanın delisi yazacak mezar taşımda İHSAN TURHAN |
Renkler yok, gülümseme yok, umut yok, bekleyen çok…
Hiçbir beklenen gelmedi ve hiçbir bekleyen, bir gelişle gülmedi
Ya da ben görmedim…"
Harika dizeleri kutluyorum, seslendirme dizelere eşlik ederken yüreğimi aldı şiir selam olsun geceye ve acılara.