Ve Öyle Hala
Ve Öyle Hala
sensiz bir vapur eskiziyim dudağındaki o titrek ürperti denizimdi kan deryası tınısında damarlarımda akan ırmağımın sessiz bir vapur eskiziyim konuşmuyor ihanetin koşmuyor sözlerindeki deniz limanlarımın şehvetine gerçekleri bilmiyorum dokunma yerinden oynamasın ışıklarım yalancı bej oynak dokunma sıkılmasın karanlık kendimi sensizlikten saklıyorum dağıtma çocuksuluğumu ellerini bir başka zamana kaldır kirli sıcaklarımla yokuşlu bir tedavüldeyim konuşmayalım istersen ayrılık konuşsun sesinsiz bir vapur eskiziyim limansız ağlamaklı martılarım saçlarında kaldı her ikindi sığındığım saçak altı üşümelerimde bir gözlerine taptım bir de sana seni sevdiğim için sevdim tanrıyı alıp alacağım son nefes kadar değerli gülüşün saçların olurdu tenhalaşırdı kitaplar zaman çaresizliğine yanardı kendini bakışlarınla harmanlamayı en iyi bunu bilirdin bakışınlaşırdı dünyam ve öyle kalırdı ve öyle hala ’bütün kırmızı ışıkları çiğnedik aramızda hiçbir dur durak yok içiçe geçmiş iki kaza kurşunu gibi dumanlı kesik kesik dalgın mı dalgınız sorusuz hayata düşünmeden verdiğimiz tek yanıt birbirimizdik’ takip ettiğim sabahlarım ter kokulu hayatta bir yerim kalmadı seni unutmayı bırakmaya kendimi sana bıraktım beni affet müstehzi dudağınla öp yanağımın en sensiz en tuzlu yerinden selsiz bir vapur eskiziyim hiçbir dalga taşıyamaz sensizlik yangını küpeştemi densiz yıkımına yanımdaki yokluğunun hasretim yanımdaki yokluğuna gözlerinin yerine iğde kokulu akşamları alıyorum koynuma gözlerine bakarak öğrendim güzeli görmeyi saçak altı üşümelerimde sana ayrı gözlerine ayrı taptım kadrini bildim uzak dağların görev bildim seni özlemeyi bakışın bakışım olurdu bana baktığında kendini görürdün bense sadece seni sevince kendimi anlardım ansızlıklardan damıttığım en iyi bunu bilirdim gidişinleşirdi dünyam ve öyle kalırdı ve öyle hala Kağan İşçen (c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir. |
Bildiğim kendimi bildim bileli aşık olduğum,
Bildiğim ancak aşıkken var olduğum...
İşte bu yüzden, benim için aşık olmak;
Çoktandır hasretine katlandığım yokluğum.
'Eğer aşktan söz edildiğini duymamış olsalar
Hiçbir zaman sevemeyecek olan insanlar vardır, '
Demiş La Rochefoucauld
Benimse hep böylelerini severek başladı vurgunum...
Her durakta ölümsüz bir aşk edineceğim
Bir bakıştan, bir duruştan,
Çağrışımın sonsuz hızından
Unutulmaz bir sevgili daha bırakacağım ardımda.
Belki de yaşanabilecek en güzel serüveni
Terk edeceğim
Daha otobüsün ilk basamağında.
Kim bilebilir ki?
Sonrayı, sonrasını kim bilebilir?
Gizli gizli veda edeceğim ona; görmeyecek
Ve bu duyguyla burkulmuş yüreğim
Otobüs camına bağrında bir ok ile
Bir aşk levhası çizecek, ah min-el aşk!
Bu da ötekiler gibi,
Kendisini ölesiye sevdiğimi bilmeden
Yaşayıp gidecek..
Şimdi hemen kalksam buradan
Hemen çıksam uzun sokaklardan birine
Kiminle karşılaşabilirim
Kime vurulurum ölesiye, eve dönmeden
Geceme kuzguni bir cehennem gibi eklenen
Bir ölümcül sevda hangi köşe başında
Keser yolumu
Bir tenhaya ulak olan
O suret avı
Bırakır mı yakamı
Haracı ödenmeden
Bırakır mı yakamı
Bir suretten, bir şiirden, bir hüzünden
Ak kağıda düşürülmüş
İmzasını görmeden
Bırakmazlar yakamı, bilirim, ben ölmeden
Hangi aşk mümkündür aşığı öldürmeden
Her aşk, her şiir
Ardından uzun uzun bakılan adı bilinmedik sevgilerden,
Küskün omuzlu terk edilmişliklerden,
Perspektifinde hep bir sokak taşıyan
O sessiz
O faili meçhul cinayetlerden
Resim altı sözcüklerden
Aşk mümkün olsa idi ah, aşığı öldürmeden
Bırakır mı yakamı kağıdın ölüm beyazı sureti
Elle bilenmiş sözcükler,
Yüreğime sokulan serüvenin hançer tadı
Nabzımın atışına ayak uyduran vezninde
Gece adımları şiirlerimin
Bırakır mı yakamı yaşadıklarımı
Dökmeden imgelerin giysilerine
Hayatın maskelenmiş gerçekliğine
Upuzun bir mesafeyle yeniden sokulmak için
Yeniden ve yeniden.
Murathan MUNGAN
Biz öyle güzel sevdik ki hiç denenlerde çoklar yarattık her özlediğimizde bir yıldız attık içimize ve sonunda öyle çok özledik ki kocaman bir gökyüzümüz oldu.Onlar olduk bildik bileli aynı pencereden bakmak değil midir aşk...
Koynumuzda büyüttük müebbet özlemleri ve özledikçe çoğalttık belkide bir sevgili bir sevgili daha
Baktığımız her yerde oldular da şiir yüreklim tüm doğa olayları artık sevdamız olmuştu
yalancı baharlardı kokladıklarımız hasret kokan leylaklardı sardıklarımız
yakamozlar gözleri,bir gül yaprağı teniydi.VE BİZ SEVDİK SADECE SEVDİK
ÖYLECE HALA........................
Kutlarım güzel yürek sesini var olsun sevdiğim şairim hep yaz olurmu?
sevgimdesin................