şiir rüzgâr ve su akıntıya kapılan zamanın uğultusu dökülmüş sokaklara heykeller gibi yalnız insanlar ve sertti yüzlerinin dokusu...
…
dalgalar; koylara bıraktı gözlerinin suyunu denizin koynuna sokuldu gece ürpererek yüzünü çevirdi beyaz tenli yıldızlar karanlıktı ve yoktu o gece ay iklim yazlı sesini bıraktı ılıman elleriyle giyindi avuntu elbisesini, taradı saçlarını özlemi ilikledi göğsünün bir yerine adımladı rıhtım yolunu...
kaç kez değişti mavinin buğulu uykusu ve... ne çok düş kuşu kondu tekne direklerine ve ne büyük kıyamettir hasreti düşünmek yokluk mevsiminde…
yaban kokulu ahlat ağaçlarına kaldı sarı güz bir de şiire saklandı bir söz. olduğun yere çevrildi yağmurun bakışları sessiz döküldü gözlerinden iki üzüm suyu söylenmeyenler acı içinde kalanlarsa tatlı uzun hikâye bu kış güneşi içim kendine tuzak beklemek yaslı yasak...
kuşlar da geldi göçten tarlalar bakır güneşle sevişirken zordu aşkı bekletmek düşüncede bakışlarındı kirpiklere düşen cemre unutma! sevmek kırmızı mercan kayalığı…
şiir rüzgâr ve su yokluğunun valizsiz yolcusu...
Neslihan YAZICILAR
Yüreğinin sesiyle şiirimi yorumlayan, Sevgili Dursun Berkok’a en içten teşekkürlerim ve saygılarımla...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
valizsiz yolcu şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
valizsiz yolcu şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Ve..... yaban kokulu ahlat ağaçlarına kaldı sarı güz birde şiire saklandı bir söz. olduğun yere çevrildi yağmurun bakışları sessiz döküldü gözlerinden iki üzüm suyu söylenmeyenler acı içinde kalanlarsa tatlı uzun hikâye bu kış güneşi içim kendine tuzak beklemek yaslı yasak... ............ mevsimlerin tanıklığını yaptığı, özün özünden öperek öz güzelliğin devşirildiği şahsenemlikti.....
Ve.... Karşılıksız sevmenin Ve canından can vermenin canlarının, Karşılıksız vermenin odağı güzel insanların, Yüreklerinin yansıdığı şefkat kitabı yüzlerinin, Hep saran evrenin sıcaklık kaynağı kollarının, Uzantısı olan en güzel ellerin kadifeliğinde, En içten dileklerimle, Anneler gününüzü kutlarım.
hüzün yosun kokularıyla sarhoş alabora olmuş bir denizde çalkalanmış hep ataıız denize düşlerimizi ve dalgalar yine bize sürükler...Değil mi?
FİNAL ÇOK GÜZEL NOKTALANMIŞ..HAZ VERDİ VE BİRAZ HÜZÜN DENİZDE YÜRÜRKEN DENİZ KESTANESİNE BASAR GİBİ OLDU DUYGULARIM Saygılarımla...Kaleminiz daim olsun!...
kurakyaz tarafından 5/10/2009 9:14:46 PM zamanında düzenlenmiştir.
yaban kokulu ahlat ağaçlarına kaldı sarı güz birde şiire saklandı bir söz. olduğun yere çevrildi yağmurun bakışları sessiz döküldü gözlerinden iki üzüm suyu söylenmeyenler acı içinde kalanlarsa tatlı uzun hikâye bu kış güneşi içim kendine tuzak beklemek yaslı yasak... ............................... GÖNLÜNÜZE SAGLIK ŞİİR GÜZEL ANLATIM HOŞ BAŞARILARIN DAİM OLSUN SELAMLARIMLA............
Aslında , bu bir "aşk"şiiri. Bu okuyanı şaşırtmıyor. Sizin bu şiirinizde beni şaşırtan o muhteşem imge zenginliğinizdeki, eşsiz kabiliyetiniz.Saygılarımla hanımefendi.
Betimler, teşhisler... Su gibi akıp gitmiş hepsi... Okurken bambaşka bir düş alemine dalıp gittim.. Başka bir sayfaya gitmeden valizimi topladım gidiyorum sayfanızdan.. Gecenize bol yıldızlı ilhamlar serpişsin dilerim..
kuşlar da geldi göçten tarlalar bakır güneşle sevişirken zordu aşkı bekletmek düşüncede bakışlarındı kirpiklere düşen cemre unutma! sevmek kırmızı mercan kayalığı…
şiir rüzgâr ve su yokluğunun valizsiz yolcusu...
çok güzel bir şiir..ama finalin tadı bir başkaydı inanın..duygu ve hüznün ortak harmanında okuduk şiiriinizi...cok güzel bir şiir okumanın mutluluğuyla çıkıyorum sayfanızdan..saygılar bırakarak şiire.
heykeller gibi yalnız insanlar ve sertti yüzlerinin dokusu... --- kuşlar da geldi göçten tarlalar bakır güneşle sevişirken zordu aşkı bekletmek düşüncede bakışlarındı kirpiklere düşen cemre unutma! sevmek kırmızı mercan kayalığı…
şiir rüzgâr ve su yokluğunun valizsiz yolcusu...
anlatım ve duygu mükemmeldi başlangıçtan finale ... ders niteliğindeydi sanki .
Bir rıhtım ve bir bekleyen, her anı çırılçıplak, her anı arınma telaşında.Yetmiyor denizi de soyuyor ,geceyi de ay'dan.Mevsimler inadına mı böyle hızla gelip geçiyor,yoksa biz mi içinde koşturuyoruz zamansız.İyiki şiir var diyorum ben iyiki. saygılarımla
Yazacaksam böyle yazmalıyım, yoksa hep susmalıyım diyorum seni her okuduğumda..
hangisini sevsem diğerinin boynu bükülür, her bir şiirin birbirinden güzel. tebrik ediyorum ve mutluluk duyuyorum yaradanın kestiği aynı kumaştan biçildiğim için.
uzun hikâye bu kış güneşi içim kendine tuzak beklemek yaslı yasak...____________bir kadim dostumun sesi diğeri en enn kızım...müthiş keyifti...sağolun ikiniz de...cg
bir şiirde deniz varsa vede rüzgar martılarım hemen haber veriyorlar bana koş gel koş gel soluklan diye.ve bende hiç dayanamam çok güzel geldi buram buram sızladı yaralarım burkuldum anlayacağın bu yüzden sayfandan martılarımla gitmeden önce kekik uğultusu akşamlarda büyütüyüm reyhanlara bulanmış zeytin kokan papatyalarımla erguvanlarımızı döküyoruz sayfana misler gibi koksun diye ..sende bir taz su dök arkamdan zahmet olmassa bir daha gelmem adına ....sevgiyle kal ustaaaaaaaaa
kaç kez değişti mavinin buğulu uykusu ve... ne çok düş kuşu kondu tekne direklerine ve ne büyük kıyamettir hasreti düşünmek yokluk mevsiminde…
yaban kokulu ahlat ağaçlarına kaldı sarı güz birde şiire saklandı bir söz. olduğun yere çevrildi yağmurun bakışları sessiz döküldü gözlerinden iki üzüm suyu söylenmeyenler acı içinde kalanlarsa tatlı uzun hikâye bu kış güneşi içim kendine tuzak beklemek yakasız bir kazak...
kuşlarda geldi göçten tarlalar bakır güneşle sevişirken zordu aşkı bekletmek düşüncede bakışlarındı kirpiklere düşen cemre unutma! sevmek kırmızı mercan kayalığı…
(yaşamak, ötesi olduğu için sanırım kıyameti düşünceden geçti;bilinmezler çınarı, salınmak kolay mı ya sancısı???)
"sessiz döküldü gözlerinden iki üzüm suyu söylenmeyenler acı * içim kendine tuzak beklemek yakasız bir kazak..."
(bek-le-mek..bek-le-mek..bek-le-mek..bek-le-mek..bek-le-mek..bek-le-mek..Nasılların yüz tutacağı farz olduğu için, en çok ona yakışacaktır) *
"zordu aşkı bekletmek düşüncede bakışlarındı kirpiklere düşen cemre unutma! sevmek kırmızı mercan kayalığı…"
(sevmek, başka türlü sevmek ki gölgesi, sadece gölgesi yaşatılabiliniyor..aslı oldu mu hiç,ateşten doğma ve buhardan süzme yankısıyla..yok en güzeli misafir..)
Ben olsam bir de kısrağı eklerdim bu üçlüye.Safkan bir arap atı ve bozkır.Yularsız düşlerle örülü şahane şiir.Neresini çimdiklesek az gelecek.Harikaydı efendim.Yürekten kutladım.Selam,saygı...
Siir ve yorum cok güzel uyum icindeydi
Tebrikler
D.S