Sürrealist Yanılgı !Ve kapandı kapı son kez Sessiz bir hoşça kalla Kesildi kolları umudun / yürekler magma Ardından söndü feri hüsranlı bakışların Soldu düşlerde ki gizemli karanfiller Sığınaksız bir serçeyim kanatsız Gözlerimde teskinsiz korkular Az sonra çarpar duvarlara yankılar Örtünce karanlık üstümü Sürrealistliğinle Koparıp gittin ciğerimden payını Kırıldı artık dudaklarda gülüşler Gamzeler de tuz yanığı Adı kedermiş / yalaz mı yalaz Alında kader ağı Ruhta dil bağı Bilir misin? Yok oluştur sessizce uğurlamak meçhule Adı konmayan bir felaket Bu terki gidiş / ah leyli Yoldursun saçları şimdi Yoldursun tek tek! Ah aylardan üryan şubat Karını yağdın gittin üstümüze umarsız Mart desen daha ilk günden uğursuz Artık şiir getiremez turnalar Arşivlendi prangalı mısralar Diyar diyar Kayıtsız, yanıtsız, kementsizdir bu gidiş Uçtu ellerimizden cancağız yitiklerimiz Avutur mu bizi bu frengili zaman? Ah leyli, yutkunamamaktır pişmanlık Şimdi merhemsiz kaldık Gittikçe derinleşecek yaralarımız Dedim işte diyeceğimi Günahkârsın; Kaygısız, tasasız gittin Yanıltarak! Şimdi zaman dursun biraz Dinlensin biteviye ruhlarımız, dinsin öfke Gönüller dargın, gözler dalgın, hüzünlü kalsın Yüzler çokça soluk ve soğuk ve ıslak Haksızlık bakışlardan pay alsın Az sonra diner belki dallarımızı kıran fırtına Kader diyip bükeriz boynumuzu Artık sır olur ne varsa yaşanılan Sinmesin bu yangının isi Rengi gül pembe odamıza Şimdi susmak anı Kapayıp gözlerimizi dinlemek Derinlerden sızıp gelen ezgimizi Oysa çıkartmıştık takvimlerden hazanı Fena vurdu bu yanılgı zeytin gözlüm Şimdi sessizce ölme zamanı 05 / 03 / 2009 / N_Erol |
başlık bile şiirim ben lütfen es geçme oku dedi
yanılmadım
çok güzeldi
sevgiler