Döndü de devran Başın göğemi değdi söyle yâr Düşürüp kırınca aşkın kum saatini Akrep ile yelkovanı boynu bükük bırakınca avuçlarında Gözlerimde siyahbeyaz bir resim gibi kalınca gidişin Eskis bir çalışması gibi ressamın Silüetini seyre daldım
Lâl oluyorum bu gece Ve bahçende bir lale bitiyor düşlerine
Bu aşka ihanet edersin Halbuki kelimeler büyürken bile boşlukta Özveride bulunup Ruhunun toprağına ekerek huzurun çimenlerini Hüznünü söküp yüreğinden gitmeye çalışırım Kısacası hesabı kendime keserim Sen anlamazsın.
Bu sefer önsöz olmasın Boş bir sayfada yüzmek istiyorum son kez İlk harfinden başlayıp son noktasına kadar Kendi betimlemelerimle sevmek istiyorum seni
Ateş başında soğuğu kıskandıran yakamoz gözlerinle "nefes kapılarının" tangosunda rüzgarı susturan cümlelerinle Yazarı ölmüş bir roman gibi Kaleme ve mürekkebe hasret kalarak göç ediyorsun Bense satırlar arasında Üç heceli yalnızlığım.....
Göçmen kuşların kanadında kaldı huzurun tınısı Rotası belli bu seferin Ardında boş bir liman gibi anılar adeta Her dalgada bir tokat gibi vuruyorsun kıyıya Sahilde tenimin kumaşından kumdan bir kale Yalayarak çehresini duvarlarımın Gidiyorsun..
...Ve ben ufuk çizgisinin denizi öptüğü sahnede Yad ederek en sevdiğin melodileri Geçiyorum yaldızlı kapısından hasretin
""elveda sevgilim sana bana bize şu bir kaç cümle ile biten geçmişe olmayacak geleceğe ve bugüne içiyorum elveda..""
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
AŞK-ı MABED şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
AŞK-ı MABED şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Yine hayatın, gerçek aşkın ve sevdanın kötülüksüz imbiğinden süzülmüş dizeler. Aşkı kutsayan, sevgiliye zarar verildiyse de başkaca en küçük bir zarar gelmesini istemeyen yüce bir aşkın, ayrılıksa ayrılık ama yıkmadan, yakmadan, ortalığı dağıtmadan ayrılığın şiiri. Herşeye rağmen ayrılığın kızgın mührünü kendi kalbine basan sevgili neden ve niçin terkedilir ki?
Göçmen kuşların kanadında kaldı huzurun tınısı Rotası belli bu seferin Ardında boş bir liman gibi anılar adeta Her dalgada bir tokat gibi vuruyorsun kıyıya Sahilde tenimin kumaşından kumdan bir kale Yalayarak çehresini duvarlarımın Gidiyorsun..
Şiirin her cümlesi güzel fakat bu bölüm bir başka güzel... O kadar çok şey anlatır ki şair Öyle büyük fırtınalara direnir ki yüreği Rotasını kaybetse de Döneceği limanı bilir...
""elveda sevgilim sana bana bize şu bir kaç cümle ile biten geçmişe olmayacak geleceğe ve bugüne içiyorum elveda..""
BU HARİKA DİZELERİNİZ İÇİN ÇOK AMA ÇOK TEŞEKKÜRLER YÜREĞİNİZ VE KALEMİNİZ DAİM OLSUN VE HİÇ SUSMASIN KALEMİNİZ PAYLAŞIMINIZ İÇİN TEŞEKKÜRLER ............... SEVGİ VE SELAMLARIMLA..........
Hüznünü söküp yüreğinden gitmeye çalışırım
Kısacası hesabı kendime keserim
Sen anlamazsın. "
Yine hayatın, gerçek aşkın ve sevdanın kötülüksüz imbiğinden süzülmüş dizeler. Aşkı kutsayan, sevgiliye zarar verildiyse de başkaca en küçük bir zarar gelmesini istemeyen yüce bir aşkın, ayrılıksa ayrılık ama yıkmadan, yakmadan, ortalığı dağıtmadan ayrılığın şiiri. Herşeye rağmen ayrılığın kızgın mührünü kendi kalbine basan sevgili neden ve niçin terkedilir ki?