L Â L KADIN
"ezilen kadınlar için"
genel adı kadın tek kişilik sureti çağrılır Sâkine ışığına vurulmuş kilit kör bakışlarında hep tek yön çöl toprağı gibi çıplak yeşeremeyen kişi görünmez bağlarla ilmek ilmek düşsel bir dünya kurup kendi cennetinde yaşayıp mış gibi oynamaktır onun işi içinde açılan dar odada güz güneşinin lekeleri yeter de artan, ona doğal sığınak içini yırtan acıyı duymazdan gelip rüzgârında sallandırır nasırlaşmış beşik yüreğini kulaklar duyar işitir dil bilir de susar bir orman ıssızlığında yaşar lâl olması istenen kendi hayâllerini yaşamayı bilmeyen hiç kimseyle çoğalamayan ıssız, sessiz, sâkin Sâkine hayatla ölüm arasında mecburiyetlere zincirle asılı kişi kendinden başka gayri başkalarını sevmek renksiz, kokusuz izlerle öne çıkmadan yaşamaktır bütün işi çocukluğunun şafağında durgun denizi görmeden daha yüzmesi istenmiştir çok dalgalı bir okyanusta görünmeyen isyanı durur gözlerindeki hüznün arkasında zaman zaman gizli bir esintiden içinde kıpırdanan yabancı umudu gençliğiyle birlikte yitip gitmekte olan baharın kokusunu almaya başlasa bir an gelir kapatır onu heyulâya dönüşen siyahtan kocaman bir örtü yaşamaya acıkan yüreğini unutmuşluğun boşluğunu siler doldurur hemen yüreğine yerleşenlerin izi sâkince durması, sâkince oturması sâkince konuşmasıdır ondan istenilen genel adı kadın tek kişilik sureti çağrılır Sâkine Hâdiye Kaptan " Lâl Kitap " dan esinleme Nur Yazgan |
unutmuşluğun boşluğunu
siler doldurur hemen
yüreğine yerleşenlerin izi
Kadına daha yazılır da bitmez şiir...
Tebrik ediyorum.