11
Yorum
44
Beğeni
5,0
Puan
794
Okunma
Ayın dingin ışığında gece ve
Pencerenin buğusunda uyuklayan düşler —
Bir şarkı gibi süzülür dağların başına
Kıraç toprakların yalnız dervişi.
Neden hep o derin uzak ve sessiz
kederleri çağırırsın
Baharın coşkusuyla bir öğleden sonra...
Nalbant sesleri gibi, çiçekler toprağa düşüyordu.
Şeftali çiçeklerinin ince zarafetinde
Gizemli perdeler ağır ağır kalkıyor.
Oysa bu soğuk yağmurlarda
üşüyor duvarların sessizliği...
Yalnızlık mı bu, yankılanan çığlık gibi
Yüreklerin o ince türkülerinde hüzün...
Düşünceler, bir duman gibi yükselip yiterdi,
Güzelliğin hemen dibinde bir susuzluk.
Yaşanmamış hiçbir şey kalmasın,
Kalbinizin kuşuyla uzanırken sonsuzluğa...
Aşın bu eşiği,
Ellerinizin değdiği her bir şey,
Feza rayihası yaysın.
Zonklayan bir hüzün,
Şarkıların en tatlı yerinde.
Gizli bağların tellerinde türküler,
anıların soluk fısıltısında.
Sonsuz karanlığın gölgesinde
çöz artık bu bağı , tepeyi
Duyulsun ferahlığı reyhan yapraklarının,
Yeşilin tanıdık, o usul nefesinde.
Bilirim müjdeleri, çayırları,
Her aydınlığı,
Her sessiz iyiliği.
Kapıların sesi kulağımda.
Ruhunuza akıtın ezgileri,
Taze çiçekleri devşirin.
Her nefeste seziyor olsanız bile
o vuran burukluğu.
Bugün taze mevsimin evveli.
Git ve dinlen
Bırak gece o derin dinginliğini getirsin
Ay gümüş bir nefes gibi yükselirken
Git ve uyu,güzel rüyalarla
5.0
100% (18)