ZERREVarıp Dürr-i Yekta’nın topuğuna değende, Muhabbetle sırlandım, zerre iken dağ oldum. Mecnun firkat deminde aşka boyun eğende, Ayağına dolandım, çelikten bir ağ oldum. Yetim kaldı toprağım, emzirmedi gök sema, Karınca nefesinde ötelere savruldum. Yüzüm neden sıcaktır, kalbim neden kırk yama? Kerbela’da yananla, kavrulanla kavruldum. Deryanın dudak izi, toprağın gerdanında, Menziline koşturan ırmaklara saklandım. İki Cihan Serveri ve Şah-ı Merdan’ın da Ayakları altında ezildikçe aklandım. Bana belendi çocuk, benim elimde yundu, Bedevi çadırında gelin kız yastığıyım. Meşakkat mektebinde Yusuf ne ile ondu? Sabrın gam dergâhında bağrına bastığıyım. Safa - Merve kutsalım, Hacer bende deveran, Feryadı dua idi, yeri göğü inletti. Emir geldi Huda’dan, ruhumda bin feveran, Cennetin gül sesini zemzem ile dinletti. Can canana verildi, bir bûse nefes ile, Sevdaya düçar isen aşk oduyla yakarım. Göz alıcı inciye ben olurum vesile, Hera’nın ak sütüyle kumsallara akarım. Aşkımın serencamı ne fısıldar âleme? Havva’nın yanağında bir küçük nokta ben’im. Çölün derdi sırtımda, cürmüm ağır kaleme, Âdem’in meclisinde söz benim, nokta benim. Bedir’de fırtınayım, Resul’ün avucunda, En görkemli mâbedin süsüyüm, mihengiyim. Zembereksiz akarım aşkın ateş burcunda, Bir sanatkâr elinde gökkuşağı dengiyim. Heybemde kadim sırlar, mazim mukaddes yüktür, Ateşe, suya, yele müebbeden mahkumum. Kabuğuma sığamam, ruhum benden büyüktür, Özü dağlardan ağır, zerreden hasıl kumum. ............................................................Turgut Yörükoğlu |
yürekten kutlarım kardeşim
nice başarılara