Hint fakiri gibi fakirdi kelime haznem
Ve gidişine şiir yazamayacak kadar
Kötü bir şairdim…

…


Olmaz içinde bir olmazdık
Olur gibi geldi
Aynı göğün mavisine vurulmuş iki yitik bulut
Çok sevince
Birbirini bulur gibi geldi


Yapmazsın sandım
Sudan sebeplerle bizi bir kaşık suda boğmazsın
Bu Allahsız şehirde beni bir piç gibi ortada bırakıp
Gitmezsin sandım


Gel gör ki, gittin…
Gitmesen iyiydi ama gittin…


Öyle ayrılık bürümüştü ki gözlerini
Ateşin koynunda uyuyan bir bıçağı suyla sınar gibi
Düşmanına bir şarjör mermi sıkar gibi
Cinayet mahallinden kaçar gibi
Gittin…


Senaryosu bilinen absürt bir filmdi gidişin


Allah var, sen rolünün hakkını verdin
Bütün gidişler ayakta alkışladı seni
Bir gidişe ödül verilecek olsa
Kesin sen alırdın birinciliği


Ki, gitmek hüner olsa…
Ben de senden giderdim
Cehenneme odun taşıtan dudaklarından
Yolcuyu yoldan çıkaran bakışlarından
Kız oğlan kız gülüşlerinden giderdim


Hüznüme tütün basar
Kahrıma rakı döker
İçimin izbesine kefensiz gömerdim bizi


Vurduğun yerden vurur, yaktığın yerden yakar
Tam kırdığın yerden kırardım seni


Y a p a m a d ı m…


Hani bazen, vahşi bir hayvan affeder ya avını
İşte öyle…
K ı y a m a d ı m