TUTUNMAK ACILARAHer mevsim biz iz bırakırken anılarda Hep sonrakine bir yürüyüş bu hezeyanla Zamanın içine hangi renklerden koymak Ve onun hissiyatlarında neşeyle dolmak Bir sağlam dayanak gerektiriyor nihayette Boş kalırsa el, akıl, duygular yaşıyor sefillikle. Kimler olursa olsun, bir yürüyüş ise bu İstikamette durabilmek için de bir duruştu Ne var ki en güvendiğimiz yerlerden sökünüz Belki de bu yüzdendir deliler gibi kıyıya vuran Niçin o uzaklardan geldiğini çarçabuk da unutan Son deminde hırçın kayalarda biten köpüğüz. Bazen esaslı ve içten bir samimi yüzdüler Çoğu bıraktığında eli, sırtı döndürmediler Oysa ne kadar da güvenilmişti zorda duruşa Acılar kaldı onlardan bugünlere ve yarına. Belki de o acılardı rehber, onlardı değerli İçlerinde ayırt etmeyen yanla tarafsızdılar Kıydılar, incittiler, yok da saydılar fakat Her derinine öğrenişin altında yatandı o Ve tecrübe dedikleri, ıskalamayan tokat. Gülen yüzler iyiydi ancak, katamadı değeri Vermek istedilerse de imtinalı oldu öğretileri Oysa her sert düşüşlerden oluşan farkındalık Ve o göz alıcı gerçekliğiyle anıları kitaplık Bize neler kattılar neler, sevemesem de bilirim Hicrandan yana bir derinliği yoksa yaşamanın Bizi daha aydınlığa taşıyamayacaktır anlarım. İçine lezzeti katandır, belli ki iştahı açandırlar Ayazını bildikçe kışın ve bunaltıcı sıcağında yazın Hatta en güzel anlarda düşülen dipsiz karanlığın Neler katabildiğini biliyorum, asla inkâr edemem Acılar geciktirmeksizin dokunuyor tutunuyoruz Hayatın anlamını an yalın ve katı şekliyle de Tercih etmesek de acılardan yarına yol buluyoruz. Oğuzhan KÜLTE |
Değerli kalemdaşım,
Güzel yürekli dost,
Sözlerini büyük bir beğeni ile okudum,
Okur iken keyif aldım sizi ve kaleminizi,
İçtenlikle kutlar esenlikler dilerim.