HAVALEÜstümde kareli bir uçurtma gibi, hüzün. Gözlerimde onlarca insanın kiri, sevgi. Su, darıldı köklerime, yutkunmaktan öncesi. Böylesi alışılmış bir ihanete rastlamadım. Gözlerimi sakınsam, kalbim alışıyor sanki. Hani müsvedde bir hayattı yaşadığın, açlıklar boyu. Hani yazılara düşen bir şiiri öldürürdü, ismin. Binler nev’inden çıkıp, saçlarıma dokunduğunda anladım Hafif ve bencil bir rüzgâr gibi, gideceğini. İsimler biliyorum yüzüne yapışan, bal gibi değil, Daha çok katran. Satılık bir kalbin, nefsinden gördüğü fiyatsın. Ucuz bir hayatın etiketlerinde, Göz gezdiren insanların, Pahası kadar yaşadın. Yorgunum aslında, kendimde biriktirdiğim senden. Açılan bir perde gibisin şimdi, tüm sokağa. Bir bakış yakalasan, üç salto vurup düşersin dibine. Öyle yüzersin sığ sularda, Ellerin mutluluk pervanesi, çırpınır gibi Kanıyorsun, kanla durdurduğun yaradan, yaralanıyorsun. Aramak bir bulmak işi değildir, Aranmakla bir kalbe fenayı yaşatıyorsun, Gözlüklü bir çan bekçisi düşlüyorsun. Üstümden değil, ayaklarımdan çıkan bir nesne gibi, Kirlenip uzaklaştın. Hüznümü taşıdığım terkimden indiriyorum seni. Son itikat bozucu düşünlerden uzağa, Bir secdenin ihlaliyle, Allaha havale ediyorum seni. Ahmet Serdar OĞUZ |