turist kafirler gibi
Başkasına ulaşma çabasıyla
ıslığı körelmiş nefes bileylenir, civası hafifleyen fiyaka tazelenir ve parmak uçlarına şeker emdirilir, önce. Sonra mezarına basılmış ölülerin çığlığını yankılayan sağırlar korosu susar ve insan çölünde sayılmak için zerrecik fiziğinden şefaat umanlar, dolaşıma çıkar. Bekleme alanında ağırlanan hınç ve hırçınlığın gizli senaryosu, dile parlak gelen kaygan kavramlar ve emilimi kolay spot anlamlar, cürete yer açar ve gözkapaklarına rağmen gözü dışarda öteki gizlenmiş nabzıyla bulur bizi. Çilingir dikkatiyle kurcalanmış hazzın, labirenti bitmiş, şaibeli bir uçurumda düşüp kalkan ruhun çıplaklığı sona ermiştir. Ağzı mürekkep saçan, kaderin fırıldağı dönmektedir. Dönmektedir insan, dengenin kimyasını bozup kendine haklarını okumak için çığlıkçayı sökerek. : Vicdan, ve akrabası tenin itirafları halvet olur, şalter kalkar ve inkarın tornasından işportaya kadük bir ağlatı fırlar. Yanmak için şeylerin şekle büründüğü cehennem, turist kafirler gibi gezilmiş sözcüklerden kefaret süzülüp, sümme haşa, ayaklar altında ezilmiştir. 5112bin23İst. |
Kısacası: Okumak zevk ve hatta mecburiyet oluyor sanki...