-yalanlar ve yılanlar-
sırça köşklerin haramileri
yıldızlı tepelerin ışıkları da sönecek vakti gelince anlayacaksınız birçok şeyi zaman geçmeye başladığında unutmaya çalışsan nafile unutmazsın yılan gibi gelir ısırır o familyadan biri. kesilir nefesin söyleyemez olursun. daha kaç can yakacaksın o zehirli dilinle. masum hayatlardan kaç zamanı çalacaksın kaç yuvayı söndüreceksin * dünyanın göğsüne oturup kurduğun o yalan saltanatı daha kaç zaman sürdüreceksin şundan bundan diyerek daha kaça böleceksin kim bilir şimdi kimleri hangi karanlıklara mahkum edeceksin o sıkılmış yumrukların düştüğünde göreceksin. siyah gecelere sığındığında anlayacaksın bir yılan olduğunu ışıklardan bile kaçacaksın * o göğsünde oturduğun dünyayı her fırsatta hançerleyerek karanlığa mahkum edeceksin kendini. bir düşün kaç el yapışacak yakana, kaç el. anlamadığın kaç dilde küfre maruz kalacaksın. kaç inançta lanetleneceksin bu ayrılıkların, acıların yaşanan trajedilerin tek sebebi sensin, ve sen farkındasın her şeyin yılan gibi kustun zehrini ayırt etmeden * iyi bak o karşı oldukların artık yok karşı durduklarında artık senin yanında. bir bak etrafına kimlerle yürüyorsun o bomboş yolları içlerinde insan hariç başka ne ararsan var eskiler eskimişler diye yoklar artık onlar kol kola yürürken * yeryüzü iyice hasta artık o besleme yılanlar ısırırken önüne gelen ötekileri. gözlerinin içine baktınız dünyanın annelerin rahmine göz koyarak açlığınızı giderdiniz ısırdıkça doymadı o aç gözleriniz adaletin olmadığı yerlerde ihanetin meşalesi yakılıyordu haksızlıklar konuşulurken, haklılıklar susturuluyordu çıplak gerçeklerin üstü örtülürken susuyordu birileri yılanların cirit attığı sokaklar bile suskundu. * kim bilir belki su yanar bir gün. savurursun küllerini keyifle. dilinle yaktığın ateşlerin, sözlerinle hiç ettiğin bu toprağın. uçup giderken tozları küllerin. yılanların geçtiği yerler ölüyordu kibrinin alameti ile verimsizdi artık o verimli topraklar * başka bir yalana, yalanlara gerek yok bu suda balık yaşamaz artık kontrolünü kaybettiğin her şey aşikar çek artık karanlık ellerini dünyanın yakasından çek artık zehir saçan dillerini de tut. zindana çevirdiğin onca hayat. anne rahminden aldıkların. otur da bir düşün yaptıklarını vazgeç dünyadan ve onun nimetlerinden ateşin hiç sönmesin... * Mehmet Demir |
İlhamınız daim olsun