0
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
490
Okunma
Bedelini ödedim
Yanıp kül olan gönlümün
Provasını yaptım
Zamana mühürlenmiş ölümün
Mayısta esen rüzgar kadar yorgunum
Göğüne dargın kuşlar gibi bezgin
Mahzun gözlerime dalıp irkilmeyin
Riyakâr sözcüklerinizden beriyim
Suni kalbinize nerede rastlasam tanırım
Şakülü kayık gülüşlerinize her defasında katlanırım
Acıtmaz ihanetiniz beni
Ben toprağın öz çocuğuyum
Örterim kiri aratan kirli yüzünüzü
Üç kuruşluk vicdanınızdan siz sorumlusunuz
Soldurtmayın imitasyon bahçıvanlara güllerinizi
Bedelini ödedim
Veresiye yazdırdığım hayatın
Dişlerini saydım
Kahrı altın tepside sunan kainatın
Yağmura sövmeyin
Gebe bulutlar kusurludur hep
Olmadık yerde çiçeklenirler
Hem aşka namzet görmeyin damlacıkları
Kirpikleriniz gözlerinize ne çok yabancı
Tanışıyor mu yalanlarımız
Bir yerden ısırıyor gözüm aldatmanızı
Benziyor birbirine mülteci bakışlarımız
Gözesinde kuruyor sahte sevdalarımız
Uyumaya devam edelim
Bölünmesin reklam tadındaki rüyalarımız
Bedelini ödedim
İğnenin deliğinden geçirilen yalanların
Külünü aldım
Yüreğimi kor eden büyülü hakikatin
Kederin kuyruğunu kıstıran neşeden ısmarlayın
Bu gece yıldızların efkarını saymayacağım
Takılıp yakamozların peşine
Sezai KARAKOÇ şiirlerine uzanacağım
Bir kuple ezberlersem
Balığa da çıkarız ne dersin
Dudaklarımda kıvılcımlaşan harflere dokunmayın
Ya da kuralları yine yeniden hiçe sayın
Ben yanmazsam sen yanmazsan
Tadı mı olur dünyanın
Mehtap da şarap gibi bu gece
Gönlümün surlarını dövmeye başlıyor elem dalgaları
İçimdeki beni kapıyor karanlığın kanatları
Tanıdığınız gölgeli yüz inceliyor ufukta
Yoksunluk nöbetleri kesiyor nefesimi
Bekleme beni seherin suskunluğu
Bitmez talihimi kuşatan işkence
Adımlarımı düzüyorum dağbaşı yanlızlığına
Bütün intizarlara kapalı kapım
Unuttum ben beni
Ben size sağırım...
5.0
100% (1)