Ankara da sonbahar
Uzar yalnızlıklar
Hele hazansa mevsim Ciğer döker sancısını Yerde yapraklara yaren Bu kent susuşunda kanar Başka olur Ankara da sonbahar Gençliğin solar saklandığın camlarda Tozlanmış resimlerde anıların Gülüşün kaybolmuştur da zaten Bakışın durur baktığın aynalarda Cinnah yokuşudur geçmeyen bel ağrın Belki çıkılmaz Dikmen sokağı Orta yaşlarındır Kızılay Başın dertten kalabalık Sakarya da türkü barda Yazılmamış şiirdir sevda Ne kadar içsen geçmez susuzluğunda Uzar yoksulluk Dönmez kadranından düşen yelkovan Hele birde Sarardıysa yapraklar Toprak kedere Sen mavilere vurgunsan Bu kente başka gelir sonbahar Yaz şahittir yaşanmamışlıklara Kış utanır doğmaya Yağar yağmur Eser rüzgar Ne kaldıysa uçuşmayan anılarda Küs düşer çınardan yaprak Hazan sızar sokaklara Dizelerin girdabında ölürken şairler Göğsünde dökülür de Yüreğinden damlamış sözler Ankara ya başka gelir sonbahar AHMET GÖÇER |