EN FAZLA GİDER BİR OTOBÜSTEN YARDIM ALIRSIN"Biliyorum herkes bir gün uçup gitme hayali kurar Ama..." Gençtim sevgilim yoktu -neden yoktuyu boş ver derin mevzu- Kafama nereden estiyse maça gitmiştim sanırım Denizli – Bandırma maçıydı Bilet alacak param yoktu -olsaydı bilet değil cips kola alırdım- Ne yapayım Birkaç çulsuzun peşine takılıp stada en yakın apartmanın çatısına çıktım Bir gol attık çatı karıştı Ben işte o an anladım uçamadığımı Levent de uçamıyordu İsmail ve mustafa da -ki ayıydı lakabı ve isminin baş harfini küçük yazmaya bayılırdı- Levent gitti polis oldu uçamayınca İsmail ile mustafa marangoz ustası Abdullah da uçamıyordu abisinden dayak yemeye ayarlı sıvacı Uçabilse yanında ekmek bıçağı taşır mıydı Raziye ile Banu uçmayı birkaç kez denedi Allah var Beceremeyince Banu öğretmen oldu Raziye kocaya kaçtı Neden mi anlatıyorum bunları Bir Sen şimdi uçup gitmek istiyorsun ya Bir yerlerde bir masum darağacına yürürken Kapkara bir bebek annesinin kuru memelerine sarılırken Adam gibi adamlar bir lokma rızık için her sabah kendilerini parçalamaya koşarken Yaşlı bir adam bastonuyla boş bir bankın göğsünde yalnızlığını deşerken... Bu insanlar yüzünden gidişine yeterince ağlayamam Gözyaşlarımın çoğunu onlara ayırdım Ve iki Üzgünüm boş bir hayal bu sen de uçamazsın En fazla gider bir otobüsten yardım alırsın Üzülür müyüm Evet ama daha çok senin adına hüzünlenirim Çünkü göç vakti gelmeden gidenler bilmedikleri şehirlerin koynunda kirlenir bilirim -şehirler tanımadıkları kişilerin üstünü çizmeye meyillidir biliyor muydun sevgilim- Ve üç Vazgeç istiyorum uçup gitme arzundan Hadi gel maça gidelim hem param da var bu sefer bilet alabilirim… Özgür Saraç/Râzı 040922denizli |
tadı damağımda kaldı dersem, abartı olmaz.
hürmetle...