SEKİZİNCİ RENK
1-
Koşmak istiyorum öğretmenim Okyanuslar geçmek Tutunup bir kuşun kanadına… Irmaklar içmek istiyorum tek nefeste Korkmadan, düşünmeden, düşmeden… Ve yıkmak istiyorum bütün engelleri, tek tek… Kapılardan eşikleri Kaldırımlardan taşları Yollardan çukurları… Çünkü, Yetemiyorum öğretmenim hiçbir şeye Ve geç kalıyorum her şeye… Ya bir bisikletin zilinde kalıyor aklım Ya da kenarında bir kalıyorum bir futbol maçının. Hiçbir sayışmada çıkmıyor adım. Taş olsam kağıda, kağıt olsam makasa yeniliyorum öğretmenim. 2- Sessizlik… Bir cevapsız sorudur öğretmenim Gözlerimle duymaya, ellerimle konuşmaya çalıştığım Bir anlatabilsem size kelimeleri sesimle Bir duyursam dilimin sustuklarını Bayram olur, mevsimler bahar olur Her şey pamuklu şeker olur öğretmenim. Sessizlik Bir uzunca çöle benzer öğretmenim Yitip gidersin, kaybolursun göz göre göre Seslenseniz bana öğretmenim Çağırsanız beni türkülerinize. Yanınıza varsam söylesem sizinle avaz avaz. Bir teffüs ziliyle Çığlık çığlığa koşsam bahçelerde ‘’Goool’’ diye bağırsam, sesim kısılsa her maç sonrası Gürültüden başım ağrısa, Müzik derslerinden kaçsam ‘Anne ben geldim’ desem okul dönüşü Annemi duysam ilk, sonra seni duysam öğretmenim… 3- her şeyin bir rengi var öğretmenim mesela yanında yürümek senin maviyse ellerini tutmak kırmızıdır... hem yürüyüp hem ellerini tutamıyorum renkler birbirine karışıyor öğretmenim... bu yüzdendir öğretmenim ne vakit tutsam ellerini gökyüzü kırmızıya çalar bulutlar maviye suyun rengi sana benzer ne bir fazla, ne bir eksik lafı olmasan aramızda tenlerin senin gözlerin zeytinse, benimkiler bademdir öğretmenim. siyah beyaz bir şehrin sokaklarında şimdi hangi renge baksam kaybolurum yerli yersiz... hayal kırıklığı gibi kokuyor bütün çiçekler oysa sana benziyor sevmek gökkuşağının yedi rengi gibi öğretmenim 26 Ağustos 2022 Ayşe Işık Uyanık |