BEN NESRİN
Madem görüyorsunuz hoş görün…
Ben Nesrin Ben her türküde unutulanım Ben yeryüzünde bir fazla içinizde bi eksik olanım Sanmayın ki zindanlardayım, kuyulardayım. Ben sizin görmediğiniz Süleyman tahtındayım… Ben mevsimlerden geçerim sessizce, Siz renkleri ezberlersiniz sadece. Yıl dönümlerini takvimden sorarken, Ben tenimle tartarım havanın demini Sonra parmaklarımla tanırım, Dünyanın ebemkuşağı entarisini… Cümle rengi kokusundan tanırım ben Bir kar tanesinin ayazında saklıdır beyaz Deniz, mavi kokar bende papatya sarı… Buram buram kırmızıdır karanfil Çayır çimendir ruhumda yeşil Siz kahve-rengin nasıl koktuğunu nerden bileceksiniz… Ben Nesrin Bir balık neye benzer, nasıl uçar kuşlar Koşar mı dalında bir tırtıl, Bilmem ben… Peki siz, Kelebek bir sırrı nasıl saklar kanatlarında bilir misiniz, Bir atın yelesi hangi dağın kokusudur, Bir turna ne söyler göğün yüzüne, Duydunuz mu? Şu saz inletirken telini, Siz, rüzgar hangi türküyü söyler nerden bileceksiniz… Kime sorsam aynı anlatır dağları, ovaları Resimleriniz hep aynıdır kağıtlarda Oysa benim düşlerimde Bir başkadır güneş Çiçekler başkadır, bulutlar başka Bir ağacın kolları kaç masala çıkar Bir buluta dokunabilir misiniz parmak uçlarınızla Bir sandalın suya değerken kürekleri Bir resme düştünüz mü hiç. Dolunay göz kırparken denizlere Ay ışığı neden titrer Sular nasıl sükuta erer, siz nereden bileceksiniz… Her gün ayağınızı öpen taprak, Teninizi okşayan rüzgâr, Yüzünüzü yıkayan güneş, Hangi sırrı anlatır bilir misiniz… Ben Nesrin Hangi aynada saklıdır benim dünyam Hangi yüzün aksidir Kime benzer yüzüm, kime benzer gözlerim… Annemi saklarım ellerimde, Babamı, bir bardak demli çayın kokusunda bilirim Siz ellerimdeki çay bardağının Annem koktuğunu, babam koktuğunu nerden bileceksiniz… Ben Nesrin… Bir Yusuf büyütürüm içimin zindanlarında Kendi kuyularımda kaybolurum bazen Kendi düşlerimden uyanırım, Bir aşka uzanır da ellerim Dokunamam kapısına Geri dönerim, Eşiğinden bile çıkmadığım gönlümün yurduna Ve ben Duası kabul olmuş bir Züleyha olurum sonra Sabrın mükafatında bir Yakup… Kendini bekleyen Hacer’de bulurum kendimi Sazına yaslanmış bir Veysel’de uslanır Selamı alınmış bir Karani’de dururum. Ben Nesrin Ben ışığa tutulmuş bir pervaneyim, Ben kendi ruhunda saklı bir alem. Ben kainatı içinde gizleyen bir zerreyim… Sanmayın ki zindanlardayım, kuyulardayım. Ben sizin görmediğiniz Süleyman tahtındayım… Siz benim karanlığımdaki Hükümdarlığımı nereden bileceksiniz… 24 Ağustos 2022 |