Şanslı YaraŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bakışımın yamuk açısı...
Ve Tanrı nihayet dünyadaki acılara gözlerini açtığı zaman Öfkesinden beyazın kalbini söküp karanlığı yarattı Şans şeytanın tarafına geçti Kötü şanstı artık onun adı O sırada Tanrı’nın bakışlarına dokunan kim varsa oracıkta yandı Söylemeye gerek yok Oracıkta yanan şanslı yara benim yaramdı Yarama olan mecburiyetim de bu yüzdendi Her kabuk bağlayıp iyileşmeye çalıştığında Cezasını verip yerine daha büyük bir yara açmalıydım Çünkü Unutmamak için lanetlenmiştim Unutmamak için hatamı Sonsuzlukla taçlandırılmış bir döngüye hapsedilmiştim Karanlığı sevmek dışındaki her şeyden men edilince Yaram dışında kimseleri sevemezdim Sevdim de ne oldu Kötü şanstı ya artık onun adı Sevmek de şeytanın tarafına geçmişti Artık benim için sevgi Dokunmak ve bir kere olsun hissetmek için ömrümü harcadığım Dokunduğum an ise sonsuz bir karanlıkta tek başıma ağlamak zorunda kaldığım bir histen ibaret oluverdi Eğer başka bir duyguyla donatılmış olsaydım Mesela nefreti bilseydim Ya da her şeyi yakıp yıkacak olan o öfkeyi Taş taş üzerinde bırakmazdım Hiç olmazsa bir tutam merhameti içimde saklayabilseydim Yarama saygı duymayı bilecektim Ama suçum büyüktü Her şeyden çok istediğim Tanrı’nın bakışlarına Tam da dünyadaki acılara gözlerini açtığı o aralıkta dokunmuştum Ben yarama yenildim Oracıkta yanacak olan yarama Eğer bu kadar şanslı olmasaydım Sevmeyi sevmek gibi Nefreti nefret gibi Öfkeyi öfke gibi hissedebilirdim Ama beceremedim Kötü şanstı ya artık onun adı Elinden kutulamadım Ve nihayetinde Yaram da şeytanın tarafına geçti Karaydım artık ben Karanlığın ortasındaki siyahtım Güzele dair her duyguyu sıfırlayan öyle bir yara vardı ki içimde Karanlığımı kanatmak dışında başka bir şey yapamadım Çünkü ben olmaması gereken bir zamanda çok ama çok şanslıydım y.... |