Sevgisizlik Rüzgârıçiçek eğri açar mı, açıyor işte tozu çekiyor o narin yaprakları kalınlaşıyor umudumu keseyim mi insandan parçalara ayırıyor kendini parmaklarını kesiyor gülüşlerinin düşlerini atıyor yere yel silip süpürüyor su sıcakta donar mı, donuyor işte tepiniyorlar üstünde kıravatlı adamlar, şık kadınlar çatlak dipte görünmüyor bayrağımı uzaklaştırıyor bir el ’biz’li göklerimizden suçlular geçiyor baş köşeye masumlar tutuklu ey akıl nerede doğrultacaksın belimi nerde düzgün açacak söz geçen neydi günümüzden nevruzdan başka her şeye benzer. ters yöne isabet etti polis atışları terse döndü gün bahar büzdü dudağını ağladı ağlayacak ne tarafa doğrultsam başımı suç zaten mahkemesi görülen de o değil listeler önceden hazır ne zaman salınacakları bile belli hükümlülerin ey çiçek yere eğil, kökünü selamla aklımın kökleri düğüm düğüm millet ’of’la dolaşıyor beynimin içinde döner tilkiler sakın cadı olmayın, susun kazanın altına odunları hazır biri kibrit koşturur hemen yakılır sevgisizlik rüzgârı.. 21. 03. 2013 / Nazik Gülünay |