GELECEĞİM BEN
Kırlangıçlar göçe kalkmadan geleceğim ben,
Kesin zaman veremem ama geleceğim ben, Kara bulutların karasını delerek geleceğim, İklim kar kış olsa da aldırmam zorluklara ben, Yeryüzü acı kan gözyaşı talan olsa da geleceğim, Yolun başlangıcı benimle yazıldı sonu sana emanet, İlk zamanlar gibi çocukluğuma dönerek geleceğim, Yılkı atların tekmeleri altında her gün tekmelendim, Başım ağrırken sana açtım ellerimi yakarıyorum içten, Hüzünlü gecelerde gerçekliğimi gecelere bıraktım ben, Kırlangıçlar göçe kalkarken içinde ben de geleceğim, Ne olur ne zaman döneceğimi sorma bilmiyorum ben, İnan beni beklerken değil bilmediğin zamanda geleceğim, Ay ışığında yandım güneşe hasret kaldım yeryüzünde, Bahtımı yaktı kavurdu elimin ulaştığı zamanın bahtsızları, Çamura batan ayaklarımı yıkadım çıkardım çamurdan, Güneşe hasret kalan evlerin kapısını çaldım ben, İhtiyarların alnındaki çizgilerden kaçarken ölüm, Ölüme gül verdim çiçekleri önüne serdim, Cilveli işveli yaşamlar önümden teğet geçti, Kırlangıçları bekledim göçe kalkmadan içinde yerimi aldım, Nice dağlar ormanlar bulutlar denizler geçerek geleceğim, Ne zaman diye sorma ben bunları bilmem geleceğim her an! Ezgilerim yalnız, türkülerim sahipsiz mesajım var dipdiri olan, Başıma yuva kurdu bir dağ güvercini hiç utanmadan, Yuvayı yıkamam birlikte kırlangıçlarla geleceğim ben, Kabuklar çatlar da eski yaralarım kanarsa yeniden, Senin kokunu sürerek onları iyileştireceğim ben, Açlıktan dermansız kalsa dizlerim ellerimi ayak gibi kullanırım ben, Yeter ki çağır beni soluk almadan nefessiz gelirim sana ben, Azığım sırtımda kalbimi evim diye benimle gezdirdim, Her şeyi oraya koymadım evim hep temiz kalsın istedim, Senden gelecek bir emirle durmam uçarak gelirim ben, Ben sana aşığım gözlerim kapalı seni severek büyüdüm, Aşkından divane olup ne dağ ne yer ne sema dinledim, Hepsini rüzgâr gibi delerek senin gölgende gölgeleneyim ben, Çocuklar masum, analar acılı babalar dertli içim met-cezir, Muhteşem rüşvetler içime asla söz geçiremiyor, Ne olur, nedir deme bana ben gelmek istiyorum sana, Acının vatanı bir gezegenden sevginin yüreğini istiyorum, Sevdim mi ölümüne kadar, kaderimi kadar eyle sevdiğim, Bir gün mutlak sana geleceğim mutsuz alemi terk edeceğim, Acılar gölge oldu içime sevgi bulut gibi uçtu gökyüzüne, Ben seninle iken acılar yuva kuramadı içime, Süpürdüm hepsini tertemiz bir yürekle gelmek istiyorum sana, Çamura batan bufala gibi çırpınırken yamyamlar ininde, Bu kalbi çürütmeden nasıl geleyim sana söyle bana sevdiğim, Yolun öncesinde sen sonunda sen varsın! Benim yolumun başlangıcı ve sonu sen olsun, Geleceğim diyorum yolu yol bildiğimde içime sinince geleceğim, Sen beni sevmeden gelmeyeyim sevince divane olup deliye döneyim, O gün bahar yapraklar açar kırlangıçlar havada uçar, Nergisler koku salar güller burcu burcu kokar, Sen beni baharda bekle kırlangıçlarla uçarak gelirim sana! Özlemlerim yaktı kavurdu bağrımı dağ başına çökmüş duman gibi, Müjdeli haberi getirecek rüzgârı bekliyorum şimdi, Vakit sükûnet vakti karaya demirledim tüm isteklerimi, Kürekleri denize attım bu gemi sefere çıkarmıyor artık beni, Çağır beni gizlendiğin yerden aldırmam rüşvetlere hemen gelirim ben, Ey sevdiğim bekle geleceğim ben dört mevsimin birinde çıkarım inimden, Ne zaman diye sorma bana zaman bilmem emir ancak rabbimden! Erol KEKEÇ/04.06.2021/14.00 |